YÜKSEL AYTUĞ YÜKSEL AYTUĞ
16 Nisan 2025, Çarşamba

Devletin adaleti işte böyle işler

Geçen hafta Tarih TV'deki Mimar Sinan belgeselini ikinci kez ama ilki kadar büyük bir keyif ve gururla izledim.
Sinan'ın muhteşem eserlerini, mimari felsefesini ve ibretlik yaşam öyküsünü izlerken, belgeselin içinde yer almayan çok özel hikayeleri de kendi dağarcığımdan doldurdum.

Örneğin; gönül verdiği ve evlenmesine izin verilmeyen aşkı, Kanuni'nin kızı Mihrimah Sultan için yaptığı caminin yer seçimi. Bu tercihin özelliği ise; iki caminin de aynı anda görülebildiği bir konumdan, gece ve gündüzün eşit olduğu 21 Mart'ta, yani Mihrimah Sultan'ın doğum gününde; Edirnekapı Camii'nin tek minaresi ardından güneş batarken, Üsküdar Camii'nin ardından ay doğar. (Mihrimah'ın kelime anlamı da güneş ile aydır)
Gelelim Mimar Sinan'ın hayatının en dramatik olayına: Memlekete onca su kemeri, kuyu, sarnıç, hamam, köprü kazandıran Koca Sinan'ın, evine yaptırdığı özel çeşme yüzünden suyu kesildi. Suya hükmeden, onu ehlileştiren mimar, hayatının son günlerini suya hasret geçirdi. Zira ister mimar başı, ister fakir bir kul olsun, Osmanlı nizamının geçerli hükümleri karşısında istisnasız herkes eşitti.
Umarım bu "kıssa", İstanbul Şehremini'nin (!) yargıya hesap verdiği şu günlerde "hisse" yerine geçer.


Dünyanın en güzel yarışı
Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu olarak koşulan yarış bir süre İstanbul - Ankara arasında yapılınca bu köşeden birkaç tepki yazısı kaleme almıştım. Neyse ki yanlıştan kısa sürede dönüldü ve son zamanlarda yarış tekrar eski şahane güzergahına kavuştu.
Hep söylüyorum, bunun kadar Türk turizmine hizmet eden başka spor organizasyonu yok.

Bu yıl da yarış 27 Nisan-4 Mayıs arasında Ege ve Akdeniz kıyılarından seçilen 8 enfes etaptan oluşuyor. (Alanya - Antalya, Kemer- Kalkan, Fethiye Marmaris, Marmaris-Akyaka, Marmaris - Aydın, Kuşadası - Selçuk Meryem Ana. Selçuk - Çeşme, Çeşme - İzmir) Giderek daha profesyonel bir çekimle organizasyonu canlı yayınlayan TRT sayesinde yabancılar bu yıl da izleyip hayran kalacakları tarihi, doğal ve kültürel güzellikleri yakından görmek için turizm acentelerine koşacaklar.


Mourinho'ya kurban vermeyin
Belli ki Fenerbahçe Teknik Direktörü Mourinho, iki yıldızı Dzeko ve Tadiç'i çoktan gözden çıkarmış. Büyük ihtimalle seneye kadrosunda görmek istemiyor. İyi de Mourinho gelecek sezon takımın başında olabilecek mi? İşte orası biraz şüpheli.
Mourinho'yu bilmem ama Dzeko ve Tadiç, Fenerbahçe için bir nimettir. Tecrübeleri ve yetenekleri bir tarafa, "karakter" sahibi ve forma aşkıyla oynayan futbolculardır. Özellikle Dzeko'nun saha içinde ve dışındaki "yönetici" özellikleri, Fenerbahçe'nin yıllardır arayıp da bulamadığı "lider" tarifinin tam karşılığıdır. Ayrıca teknik kadro içinde muhafaza edilirse, geleceğin Fenerbahçe'sini inşa edebilecek bir futbol mühendisidir. (Galatasaray maçında Dzeko oyuna girdikten sonra takımın oynamaya başladığını herkes gördü)


Şeref kürsüsü
Hatay'daki meslek lisesi öğrencilerinin yaptığı tekneyi satın alan Hatayspor'un eski teknik direktörü Volkan Demirel büyük bir vefa örneği verdi.

Ne demiş?
Ankara'daki down sendromlu çocuğun alınmadığı oyun merkezinde bir çocuk pankart açtı: "Oynatmadığınız arkadaşım özel çocuk. Asıl hasta sizsiniz."

Zap'tiye
Fransa'da parti lideri Le Pen yolsuzluktan yargılanınca "Yaşasın bağımsız Fransız adaleti", Türkiye'de belediye başkanı İmamoğlu aynı suçtan yargılanınca "Bu ülkede adalet yok." Standardınızı yiyeyim!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.