'Kayıp Sembol' İstanbul'da

Önce kitabın İngilizcesi raflardaki yerini aldı. E, hem merak var işin ucunda hem de dikkatinizi sürekli ona yönelten muhteşem bir pazarlama stratejisi. Kayıtsız kalamıyorsunuz yani. Dolayısıyla Türkçe baskısı çıktığı ilk gün, ben de aldım kitabı ve merakla okumaya başladım. O günlerde de Dan Brown, Altın Kitaplar'ın 50. kuruluş yıldönümü için İstanbul'a geldi. Sevdi buraları, beğendi, karısı için buradan bir doğum günü kutlaması bile yaptı, telefon açıp eşine "İyi ki doğdun" şarkıları söylettirdi falan... Ve de yeni romanları için İstanbul'u izlemeye aldığını söyledi. "Aman" şahane dedik, kim bilir neler yazar İstanbul hakkında... Ama yazmış bile. 'Kayıp Sembol'ün bir sayfasında İstanbul'dan, Kartal Cezaevi'nden söz ediliyor. Önceden görmediği tek yermiş ama bu konuda kalem oynatmış Dan Brown... Tabii, pek iyi tasvir ettiği söylenemez. Üstelik hiç tanımadığı bir yer hakkında biraz fazlasını da yapmış... Örneğin; hapishane müdürü uyuşturucu yüzünden hapse düşen oğlunun peşinden İstanbul'a gelen Amerikalı'nın "ABD Dışişleri Bakanlığı'nın suçlunun iadesini isteyeceğini biliyorsunuzdur" sözlerine, ne yanıt veriyor dersiniz? "Şey... Yeterli personelimiz yok. Elbette bazen sizin gibi kaygılı kişiler, hapishane personelinin işlemleri hızlandırmasını sağlayan bağışlar yaparlar." Ne diyelim? 'Midnight Express' filminin silinmeyen izleri bunlar. Bakalım, Dan Brown krallar gibi ağırlandığı ve gezip gördüğü İstanbul'u başka kitaplarında nasıl anlatacak?