Açılım 'Pop' oldu
BEKLENTİLER...
Konuştuklarımdan biri, "Bu mesleği yapan bir insan olarak utandım, Başbakan'ın karşısında yerin dibine geçtiğimi hissettim" dedi ve şöyle devam etti; "Günün konusu belli. Başbakanımız konuşmasını bitirdikten sonra herkes söz almaya başladı. Konuyla ilgisiz ne varsa konuştular. Bir an çıkıp, 'Ya siz manyak mısınız!' diye bağırmak istedim. İnsanlar kendilerini o denli önemsiyorlar ki; sanki ruhları bedenlerinden çıkmışcasına kendilerinden başka biriymiş gibi söz ediyorlar. Keşke orada olsaydın da yaşananları görseydin..." Bülent Ersoy'un ağır ağır konuşması salondakilerin canını sıkmış, Emel Müftüoğlu çıkıp, "Lütfen daha kısa konuşur musunuz? Burası özel sorunların anlatılacağı yer değil!" deyince de salonda alkış kopmuş. Herkes devletten bir sanatçı olarak beklediklerini dile getirmiş. Bülent Ersoy, sanatçıların havaalanlarında VIP'ten geçirilmesi ricasında bulunmuş. Peki aklı başında kimse yok muymuş? Varmış tabii. Onlar, görüşlerini dile getirip susmuşlar. Bu toplantı bize ne gösterdi? Kendilerini 'sanatçı' olarak tanımlayıp her fırsatta, "Biz toplumun beş adım önünde olan insanlarız" diyenlerin aslında nerelerde olduklarını gösterdi. İnsanın, egolarından asla sıyrılamadığını gösterdi. Lütfen toplantıya katılan herkes üzerine alınmasın ama kimileri işi sahiden de 'popstar'a çevirmişler, poplamışlar... Örneğin, Bülent Ersoy'un, kahvaltı masasında duran sarı Hermes çantası bir türlü gözümün önünden gitmiyor! Bu toplantıda amaca uygun olarak hiç mi bir şey konuşulmadı? Konuşulmuştur elbet... Ama saçmalıklar üst düzeyde olunca kimse 'iyiyi' göremiyor işte.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.