Hülya meydan okuyor
İÇİNİZ ACIR
Gelelim filme... Orhan Kemal'in başyapıtı '72. Koğuş', insanın sınırlarını nereye kadar zorlayabileceğinin, ne kadar aşağılara düşüp ne kadar yukarılara çıkabileceğinin hikayesi. 2. Dünya Savaşı'nın etkisindeki Türkiye'nin kıtlık yılları... Ekmek karneyle dağıtılıyor. Kıtlığın bin beteri ise Adembabalar'ın bulunduğu '72 Koğuş'ta yaşanıyor. Bir lokma ekmek için insanlar birbirlerini parçalıyor. Ama bir lokmayı paylaşanlar da var. O da Yavuz Bingöl'ün canlandırdığı kaptan. Filmi izlerken içiniz acıyor. Açlığa, sefalete, insanların birbirlerini satmalarına isyan ediyorsunuz. Boğazınızda bir şeyler düğümleniyor. "Bu kadar olmaz" diyorsunuz, ama oluyor. Dün de oldu, bugün de oluyor...
BANYO SAHNESİ
Filmde, Adembabalar Koğuşu'nun hep birlikte yıkandıkları banyo sahnesi ise unutulmaz. Tazyikli su sahnesine hazırlanırlarken, Yavuz Bingöl oyunculara suyun ılıtıldığını söylemiş. Ama sahne gerçekçi olsun diye buz gibi tazyikli su sıkılmış üzerlerine. O şok, o çıplaklık, o Adembabalık... Filmin bu sahnesini unutulmaz kılmış. Kerem Alışık ile Yavuz Bingöl, sinemadaki ilk yapımcılık deneyimlerinde zor bir filmle yola çıktılar. Ama olsun... Ucuzundan bir güldürü ile para kazanmak varken böyle bir filmle, her şeyi göze alarak yola çıktılarsa ve ortada bunca emek varsa, tebrik etmek gerek.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.