Böyle bir aşk kaldı mı?
Datça Belediyesi Altın Badem Film ve Kültür Festivali yayınlarının ikinci kitabı bu!
Kitapta Fatma Girik'in ayrıntılı filmografisinin yanı sıra uzun bir söyleşi de yer alıyor.
Aslında her satırı çok dikkatle okunması gereken bir söyleşi... Ama beni en çok Girik'in; Memduh Ün'le 50 yıldır bitmeyen aşkı çekti. 'Günümüzde aşk kaldı mı, şekil mi değiştirdi, niye değişti?' diye düşünürken, Girik'in aşkından da, hiç bitmeyecek bir aşkın mümkün olabileceğini görmüş oldum. Buyrun siz de okuyun:
YATAĞINDA YOKSA DELİYORUM
"Memduh o kadar hoş bir adam ki...
Dünyanın en iyi adamı. O benim her şeyim...
Babam, dostum, sevgilim ve kardeşim. Ben kendimi onun elinde doğmuş ve onunla büyüyüp güzelleşmiş, onunla bütünleşmiş hissediyorum. Aşk sayamayacağım kadar çok şey verdi bana. Aşk olmazsa, insan ölmüş demektir.
Aşk benim yaşamımda; yirmimde ne ifade ediyorsa, altmışımda da onu ifade ediyor. Yirmi yaşımda Memduh'un yanında hissettiğim heyecan, coşku ve gururu şimdi de hissediyorum.
Yasal olarak evli olmayabiliriz ama toplumun gözünde en ufak bir saygısız tavırla karşılaşmadık bugüne kadar. 50 yıldır beraberiz ve bu çok önemli. Biz birbirimizin yaşamına imza atmışız. Bu yetiyor.
Her sabah uyanınca Memduh'a soruyorum, 'Beni seviyor musun?' diye.
Ben Memduh'a baktım mı, aynaya bakmış gibi oluyorum. Ona söylediğim her güzel söz, kendime söylenmiş gibi geliyor. Memduh'suz Bodrum'a gittiğimde kendi yatağımda yatamıyorum, onun yatağına yatıyorum; gözümü açınca onun yatağını boş görmeyeyim diye. Boş görürsem, kafayı yiyorum.
Mutlu olmanın aslında o kadar da zor olmadığını bir kez daha anlıyorum, onun bir kuşun kanat çırpmasına benzeyen sevincine tanık olunca... Ona teşekkür etmek istiyorum bu mutluluk anını bana da yaşattığı için. Bir erkeğin 46 yıl boyunca artan bir aşkla sevebileceğini gösterdiği için."
İşte böyle... Boşuna sormadım; "Böyle bir aşk kaldı mı?" sorusunu, öyle değil mi?
Ve son bir not: Tanıştıklarında Fatma Girik 16, Memduh Ün 40 yaşındaymış.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.