Filiz Akın'dan sinema anıları
Datça Belediyesi, Altın Badem Sinema ve Kültür Festivali ile birlikte son iki yıldır Türk sineması adına acayip bir iş yapıyor. Sinemaya emek vermiş ustalar için kitaplar hazırlıyor.
Kemal Sunal ve Fatma Girik ile başlayan seri, şimdi Filiz Akın ve Sadri Alışık ile devam ediyor.
Burçak Evren ile Bircan Usallı Silan'ın imzasını taşıyan kitaplar, Türk sinema tarihinde önemli bir yer tutacak kuşkusuz.
"EŞOFMANLA DIŞARI ÇIKMAZDIK"
Fatma Girik kitabını okurken de aynı duyguyu hisetmiştim, Filiz Akın kitabını okurken de...
O satırlarda sadece bir sinema starının hayatını değil, dönemin Türkiye'sini görüyorsunuz. Asıl önemlisi ise sinemanın yıldızlarının hangi koşullardan gelip adlarını ölümsüz hale dönüştürdükleri...
Filiz Akın kitabında; Bircan'ın Filiz Hanım ile söyleşisini okurken, Türk sineması ile ilgili anlattıkları dikkatimi çekti. Birkaç bölümü sizlerle paylaşmak istiyorum:
Bir araba çarpıyordu, kör oluyorduk, bir başka araba çarpıyordu, gözümüz açılıyordu. Evet, tuhaf ama bu final seyircinin o kadar hoşuna gidiyordu ki..."
Bizim böyle bir şey yapmamıza imkan yoktu. Seyircilerimiz bizi daima sinemada gördükleri gibi gösterişli görmek isterlerdi. Biz öyle canımız istediği an sokağa çıkamazdık. İllaki saç yapılı, makyaj tamam, kostüm idare eder durumda olmalıydı.
Hülya Avşar'a bakın; ne güzel, her haliyle kamera karşısında. En güzel haliyle de, en bakımsız haliyle de. Kendine güveni sonsuz ama bizler öyle değildik. Bakışımıza, ağzımızdan çıkan her söze, insanlarla mesafemize çok dikkat ederdik. Aslında sanıyorum Türkan hâlâ öyle.
Hülya Koçyiğit, biraz daha rahat."
"EN CAZİBELİMİZ TÜRKAN'DI"
Sinemanın dört yapraklı yoncasından Filiz Akın'ın anıları su gibi akıp gidiyor. Sinemanın ve kendi kişisel tarihinin anıları içinde dolaşırken Filiz Akın, Hülya Koçyiğit, Türkan Şoray ve Fatma Girik'in bu ülkenin tarihinde ne demek olduğunu bir kez daha anlıyorsunuz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.