Para, para, para!

Dünyanın en zengin adamı Bill Gates'in geçen hafta yaptığı açıklama; mutluluğu paranın getirdiği güçten ibaret sanan bizlere ilaç gibi geldi.
63.4 milyar dolarlık servetin sahibi Gates ne demişti? "Yemeğimi yiyorum, giyeceğimi giyiyorum. Paranın bir noktadan sonra beni daha ileriye götürme imkanı yok."
EN BÜYÜK MUTLULUK
Gates'in servetinin yüzde 95'i, kurduğu vakıf aracılığıyla ölümünden sonra 20 yıl içinde dağıtılacak. Dünyada birçok kişi, o müthiş servetin sahibi olmak isteyebilir. Siz de tabii...
Peki, daha çok para daha çok mutluluk getirir mi?
Tabii ki hayır.
Ekonomist Daniel Cohen, 'Homo Economicus' adlı kitabında günümüz insanı için şöyle bir tanımlama kullanır:
Daha zengin fakat daha mutlu değil! Çünkü insan doğası her şeye çok çabuk alışıyor; elde ettikçe, heyecan duygusunu yitiriyor.
Gates'in dediği de bu işte.
İnsan daha fazla parayla ne yapabilir ki! Daha çok mu yemek yiyecek? Dünyanın tüm giysilerini, evlerini, arabalarını mı alacak?
Yok öyle bir şey!
Gates ve eşi, kurdukları vakıf aracılığıyla dünyada muhtaç insanlara yardım elini uzatıyor.
Bir zamanlar para onların hayatını değiştirmişti. Şimdi o parayla başkalarının hayatını değiştirmeye çalışıyorlar.
Başkalarının hayatına dokunmak... Belki de en büyük mutluluk bu işte.
Fransız şarkıcı Zaz'ın 'Je Veux' şarkısında dediği gibi: "Ritz'de bir süit oda versen bana, istemem. Chanel'den mücevherler versen, istemem.
Beni mutlu edecek olan paran değildir. Ölürken kalbimde bir el olsun istiyorum."