Okuldan emekli olmak

'Üniversitenin kapısına ne bağlasan mezun olur' diye bir söz var. Bazıları ise mezun olmayı geç, emekli olmaya karar vermiş durumda. Hayır hayır, 50'li yaşlarında sınıfta oturan tonton abiden bahsetmiyorum; onların bir amacı var yine, bitirip gidecekler. Asıl sıkıntı bu arkadaşlar işte.
Takım oyuncusu
Okulun ilk senesi bir hevesle girdiği Amerikan futbolu takımından son senesinde ayrılamayacağını anlar.
Tüm hayatı takım ve antrenman olmuş arkadaşımızdır. Ah o cool ceketler, formalar, takım içindeki 'bromance'e karşı gelemezler. Son sınıf uzar, bir sene, iki sene, üç sene derken artık mezun olmanın vakti gelmiştir, üzgün üzgün mezun olursun. Peki sonra? Üniversiteye tekrar açıktan girerler bu arkadaşlar, yeniden takıma girebilmek için. 'Yok artık' demeyin, böyle tanıdıklarım var benim.
Gençliğini online oyuna satan
Sınava hazırlık döneminde arkadaş grubuyla 'eğer' üniversiteyi herkes kazanırsa online oyuna başlayacak tayfadan sadece çok azı bunu gerçekleştirir… Savaşlara yetişmek için sabahın 4'üne kurulan alarmlar, etkinlikleri yakalamak için eve belli gidiş-geliş saatleri...
İnsanın hayatını düzenler online oyun. Tabii iyi yolda mı, kötü yolda mıbelli olmaz. Eee tabii böyle bir düzende de bütün vizeler-den kalınır, hatta devamsızlık sıkıntınız varsa ondan bile kalabilirsiniz. Amaaan kapağı atmışsın işte; sekiz senede de mezun olunur, dört senede de.
Yatay geçiş bağımlısı
Hangi bölümü istediğine asla karar veremeyen arkadaş. Önce orman mühendisliğiyle başlar; sarmaz, antropoloji deneyeyim der. Sosyolojiyi dener; çok sıkıcıdır. En sonunda bir hukuk fakültesine girer ama oradan da üçüncü senesinde ayrılacaktır zaten… Çalışkandır da aslında, notlarını yüksek tutmasını bilir ama ne iş yapmak istediğini asla bulamaz.
Çok yönlü olabilmenin ceremesini çeker.