Simitli pazar kahvaltısı
EV YAPIMI SOKAK SİMİDİ
Benim burada anlattığım simit tarifi, daha çok pastane tipi simit diye tabir ettiğimiz dışı çıtır ama içi pufidik formda olan simit modeli. Eğer canımız sokak simidi tadında bir simit istiyorsa, o zaman yapmamız gerekenler biraz değişiyor. Hem içine bir miktar pekmezli su koymamız, hem de hazırladığımız simitleri önce pekmezli suya batırıp ardından susama bulama ve öyle fırınlama yolunu seçmemiz gerekiyor. Diğer yandan bazı yörelerimizde, söz konusu bu pekmezli su kaynatılıyor. Halka şekli verilmiş simit hamurları, önce bu kaynamış pekmezli suya atılıyor, hamur dibe çöküyor, Ardından simitler su yüzeyine çıktıklarında alınıyor, fazla pekmezli su akıtıyor, üzerindeki pekmezli suyun kurumasına fırsat vermeden hemen susama bulanıp önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında yaklaşık 30 dakika kadar fırınlanıyor.
SİMİTİN DE BİR TARİHİ VAR
Simidin hayatımıza vazgeçilmez bir yiyecek olarak girmesi, esasen Osmanlı İmparatorluğu'na kadar dayanmakta. O dönemde saraydaki un depoları simithane, padişah fırını ise simit fırını olarak anılmaktaymış. O dönemde has undan yapılan halka şeklindeki ekmek türüne, simid-i halka adını vermişler. 18'inci yüzyılda halka kelimesi kalkarak sadece simit olarak anılmaya başlanmış ve bugünlere kadar gelmiş. Ayrıca sadece sarayda değil, halk arasında da çok rağbet gören bir besinmiş simid-i halka. Hem doyurucu olması, hem de ucuza maledilmesi nedeniyle şehirlerde köşe başlarında sokak satıcıları tarafından satışa sunulmuş.
SİMİTLİ ŞAHANE KAHVALTI
Aynı anda hem omlet, hem simit, hem de tost keyfini yaşayabileceğiniz enfes bir kahvaltı önerim var bugün. Yapımı üçdört dakika sürmüyor bile. Kime yaptıysam hayran kaldı, o derece tavsiye ediyorum sizlere. Bu pazar kahvaltısına İdilika'nın simit tost omledini koyunuz; ister sucuklu, ister pastırmalı, isterseniz de menemen formunda. Onun pazar kahvaltı sofrasının en umut vâdeden ve yükselen yıldızı olacağına kuşkunuz olmasın.
Ben sizi fazla tutmayayım da kahvaltı sofranız bir arada, leziz ve de neşeli geçsin...
Neden simidin farklı isimleri var?
Biz İzmirliler, simide gevrek diyoruz. Her ne kadar İstanbullular bizi kınasa da hayır illa ki gevrek onun adı, tıpkı çidem gibi, darı gibi. Sadece biz değiliz simidin ismini değiştiren; Yunanistan'da kuluri, Bulgaristan'da çevrek, Romanya'da ise simide covriği ismi verilmiş. Buradan şunu anlıyorum. Muhtemelen bizim gevrek diyor olmamızın sebebi, Balkanlardan İzmir'e göç edenlerin çevrek, çovriğiden türetmiş olmaları.
Simitle ilgili notlar:
YAPILIŞI: Bir simidi yatay olarak fotoğrafta gözüktüğü gibi kesiyoruz. Tereyağını iç kısımlarına sürüyoruz. Yatay olarak kestiğimiz simidin alt tarafını bir tavaya koyuyoruz ve arkalı önlü üç dakika kadar kızarmasını sağlıyoruz. Üzerine bol kaşar peyniri ekleyip simidin ikinci yarısını üzerine kapatıyoruz. Tam ortasında oluşan boşluğa iki yumurta kırıyoruz ve tuzluyoruz. Tavaya bir kapak kapatıyoruz. Çok hafif piştikten sonra yumurtalı kısmın üzerine rendelenmiş kaşar peyniri serpip kapağı tekrar kapatıyoruz. Dilimleyerek servis yapıyoruz.
PÜF NOKTASI
Simit tost omleti yaparken ocağınızın altının kısık olmasına dikkat ediniz.
Simidi minik minik doğrayıp domates, salatalık, biber, kaşar peyniri ile şişlere dizmeye ne dersiniz?
Ev yapımı simit
HAMURU İÇİN:
ÜSTÜ İÇİN:
YAPILIŞI: Ilık suyu, sütü ve sıvı yağı geniş bir kaba döküyoruz. Biraz karıştırıp ardından tuz, şeker ve mayayı ilave edip tekrar karıştırıyoruz. Unu azar azar ekleyerek yumuşacık bir hamur elde ediyoruz. Simit hamurunun üzerine nemli bez örterek dinlendiriyoruz. Üç bardak suyu, bir yumurtayı ve bir yemek kaşığı toz şekeri çırpma teliyle çırpıyoruz. Hamurdan ceviz büyüklüğünde bir parça koparıp elimizle yuvarlayıp uzun bir çubuk elde ediyoruz. Sonra bu uzun hamurumuzu ikiye katlayıp elimizle kıvırıyoruz. Önce yumurta ve şekerle hazırladığımız suya, ardından susama bulayıp 120 derecelik fırında 20 dakika pişiriyoruz.
PÜF NOKTASI
Susam yerine ay çekirdeğine de bulayabilirsiniz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.