Şüphe insanı ele geçirirse…

Avm'ye gittiniz. Acıktınız. Siparişinizi verip yemeklerinizi aldınız. Ödeme yapmak için önünüzdeki kişinin kartında çıkan sorunun bitmesini bekliyorsunuz. O sırada yanınızda çocuğunuz veya torunuz var ve "Tuvaletim geldi" diye çırpınıyor. Ellerinizde tepsilerle az sonra ödeme yapacaksınız ama bir yandan da çocuk altına yapmak üzere. Tam o sırada yanınıza biri geliyor ve "İsterseniz çocuğu tuvalete götüreyim" diyor. "Seni Allah gönderdi" deyip çocuğu götürmesi için tanımadığınız birine izin veriyorsunuz. Peki siz aynı durumda kalsanız çocuğunuzu ya da torununuzu hiç tanımadığınız biriyle tuvalete yollar mısınız? İşte Morven yolluyor… Art niyet düşünmeden...

Sonra çocuğun annesiyle babasına bu olayı anlatıyor, masum görünen bir olay içinden çıkılmaz hal alıyor. Anne Maddy bu olayın etkisinden çıkamıyor. 2.5 yaşındaki oğluna bir şey yapıldı düşüncesi onun hayatını mahvediyor. Adamın çocuklarına bir şey yapmış olabileceğine dair şüpheleri gittikçe büyüyor ve hislerini kontrol edemez hale geliyor. Onun bu aşırı şüpheci tavrı paranoyaya dönüşüyor, eşiyle, kayınvalidesiyle arasının bozulmasına yol açıyor. Korumacı tavrıyla yaptığı aşırı bir davranış sonucunda kendisini klinikte tedavi altında buluyor.

İşte bu çarpıcı konuyu işliyor 'His' adlı oyun. Uğur Kanbay'ın yönetip sahneyi Sibel Şişman, Uğur Ünal ve Ayşe Erbulak ile paylaştığı oyun İskoç yazar Frances Poet'in kaleminden çıkmış. 2018'de Edinburgh'ta prömiyer yapan ödüllü oyun, pedofili vakalarını gündeme getiriyor. Hatta bu olayla anılan, pedofili suçu kanıtlanmış ünlü isimleri fotoğraflarıyla afişe etmekten geri kalmıyor. Ufacık çocuklara yapılanları düşününce kanınız donuyor, soluksuz izliyorsunuz öylece. Oyunun bu etkiyi vermesinde oyuncuların katkısı çok büyük. Baba Kanbay'ı zaten önceki oyunlarından biliyordum. Beğendiğim bir oyuncu. Oyunculuğun yanı sıra bu kez rejideki dokunuşlarla da öne çıkıyor. Anneyi oynayan Sibel Şişman, sözlü sözsüz her sahnede aksiyonun içinde kalarak çok ikna edici bir oyunculuk ortaya koyuyor. Kuşkunun ele geçirdiği annenin tekinsiz ve giderek rahatsızlığa dönüşen duygu durumuna kattığı sahici yorumuyla alkışı hak ediyor Şişman.
İlk defa dramda yer alan Ayşe Erbulak da başarılı bir kayınvalide profili çiziyor. İçindeki komik kadını ne kadar bastırmaya çalışsa da seyirci ondan yine bir komedi çıkacağını hissediyor. Nitekim ufacık bir hareket ve mimikle bile seyirciyi kavramayı çok iyi biliyor usta oyuncu. Dramda da rolünün hakkını ziyadesiyle vermiş.
Neticede ebeveyn olarak içinize şüphe duygusu yerleştiren oyun hareketli dekoru, minimal sahne tasarımı, etkili oyunculukları ve çarpıcı konusuyla sezonun başarılı yapımlarından olmuş.

MUTFAK KÜLTÜRÜNE BİR MİRAS
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Türk mutfağını ilk kez teknikler üzerinden ele alan 'Miras: Türk Mutfağı Teknikleri-1' isimli kitabı okuyucularla buluşturdu. Türkiye'nin önde gelen yemek yazarlarından ve şeflerinden Refika Birgül, Burak Arpak ve ekibinin 9 yıllık titiz çalışmasıyla hazırlanan kitabın tanıtımı geçtiğimiz gün yapıldı. Geleneksel mutfak kültürümüzü tanımak ve tanıtmak adına bir hazine niteliği taşıyan kitap, Türk mutfağına özgü kesim tekniklerinden QR kodla ulaşılabilen yemek tariflerine kadar pek çok bilgi içeriyor.

KAN TER GÖZYAŞI
Sinemada komedi, korku, dram, bilimkurgu türlerinde yapılan festivallere bir yenisi daha ekleniyor
Sporun büyüleyici anlatım gücünü beyaz perdeye taşıyan İstanbul Uluslararası Spor Filmleri Festivali, bu yıl ilk kez sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Belgesel sinemacı Gökçe Kaan Demirkıran'ın direktörlüğünde 20-23 Mart tarihleri arasında İstanbul'da düzenlenecek festivalin teması, 'Kan Ter Gözyaşı' olarak belirlendi.