Odunu kaptıkları gibi...

Nedir bu turistlerin ve de uzaylıların Türk köylüsünden çektikleri? Vallahi bizimkiler Allah yarattı demiyor, tipi bozuk gördükleri kim varsa taşı, odunu kafasına ekleştiriveriyor. Baksanıza uzaylı taşlayanlardan sonra geçen günlerde de Ordu'da iki İngiliz turisti gözünün üzerinde kaşın var deyip hacamat etmişler. Sebep, bu iki İngiliz'den birinin bisikletine traktörleriyle çarpmaları! Yanlış yazmadım, siz de doğru okudunuz. Haberde aynen şöyle yazıyordu: "38 yaşındaki Diana Judith Pinkett ile 40 yaşındaki Adrian Smith, yaklaşık 5 bin kilometrelik yol katederek, Hindistan, Afganistan, Pakistan, İran ve Ağrı Doğubeyazıt'tan Türkiye'ye giriş yaptı. Türkiye üzerinden Avrupa ve İngiltere'ye geçmek isteyen turistler, Ağrı üzerinden Karadeniz bölgesine gelerek, dün akşam Ordu'nun Ulubey İlçesi Sayacabaşı Aydıncık Köyü'ne kadar pedal çevirdi. Aydıncık Köyü yakınlarında, içinde biri çocuk, üçü kadın beş kişinin bulunduğu traktör, bisikletli turistleri sollayarak direksiyonu önlerine kırdı. Bu sırada traktörün arka lastiği Adrian Smith'in bisikletine çarptı. Smith düşürerken İngiliz turistler köylülere tepki gösterdi. Köylüler kendilerine bağıran İngiliz turistlere tekme, tokat, odunlarla saldırdı. İki turisti yaralı bırakan köylüler daha sonra onları bırakarak kaçtı." İngiliz bizimkilere çarpmamış yani, Ordulu aile traktörle adamları ezme girişiminde bulunmuş yani! Sonra da "Niye ayağımızın altında dolaşıyorsunuz len?" deyip üzerine bir de odunla dövmüşler. Ben size ne diyeyim ki? İnsancıklar bisiklet üzerinde taaa Hindistan'dan gelmişler, 5 bin kilometrelik yolu katedip Afganistan, Pakistan ve İran'ı kazasız belasız geçmişler.. Ama bizim Ordulu vatandaşlardan vizeyi alamayıp yolculuklarına bir süre sağlık nedeniyle ihtiyaç molası(!) vermek zorunda kalmışlar! Hayır yani bizimkiler dil bilseler, küfürü yiyince galeyane geldiler, işin içinde ağır tahrik var diyeceğim. Ama bisikletle Asya turu yapacak kadar duygusal Allah'ın garibim saftor ingilizleri, bir Türk'ü en fazla ne kadar kızdırabilir ki? Yazıktır be yav! Ayıp etmişiz! Hele bir de odunla ha? Hiç hoş değil.