Babayla dövmeciye gitmek
Dövmeyle ilgili her haber hemen ilgi alanıma giriyor.
Öyle kol bileklerime kadar Çin gömleği yaptırmadım ama benim de yıllardır gururla taşıdığım ve beni yansıttığını düşündüğüm dövmelerim var doğrusu.
Beden boyamanın bir sanat olduğuna inananlardanım.
Ve dövme denilen kimlik göstergesinin, hafife alınmayacak bir iş olduğuna da... Özenti dövmelerden söz etmiyorum tabii.
Sevgilisinin, karısının, kocasının ismini yazdıranlardan, sonra o yazdırdıkları isimleri neyle kapatacaklarını şaşıranlardan da...
Anne, baba, evlat ve kardeş isimleri dışında bir insanın, bir başka insanın adını bedenine kazıtması; bana eziklik ve zavallılık gibi geliyor.
Gibi dedim çünkü herkesin aşkı, kararı, zevki kendisine...
Neyse gelelim asıl mevzuya...
Haklı olarak upuzun soyadına bir zaman önce indirim uygulayıp bir anda Kaan Yakuphan olan ünlü spiker, oğlunu alıp dövmeciye götürmüş.
Bunun da haberi gazetelere yansımış.
18 YAŞIN ALTINDA MI?
Şimdi burada dövme kültürüne uymayan bir şeyler var gibi...
Ayrıca bu genç arkadaşın hevesini kırmak istemem ve umarım yanılıyorumdur ama oradan buradan bulunan bu Viking pusulası, Maya tılsımı, Kaf Dağı'nın peri tozu figürleri; genelde gerçek olmuyor.
Olsun, yine de niyet önemli tabii. (Eğer gerçekten koluna yaptırdığı o dövme, bir Viking pusulası ise; hem figür olarak, hem anlam olarak pek güzelmiş.
Yakışıklı kardeşimi seçiminden ötürü tebrik ederim.
Hatta kıskandım bile diyebilirim.)
KARİZMAN SARSILIR!
Babana olan sevgin ve hayranlığın büyük olabilir, arkadaş gibi de olabilirsiniz; harika görünüyorsunuz zaten ama babayla dövmeciye gitmek karizmayı biraz sarsabilir.
Tabii senden sonra baban da o koltuğa oturup seninle aynı dövmeden yaptıracaksa, o başka. Ki bu, en sevdiğimiz baba tipidir.
İşte dertsiz başımın dün en çok merak ettiği ve kafaya taktığı konu buydu!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.