Jocasta Kompleksi

Oğluna aşık annelerden hem burada, hem de Cosmopolitan'daki köşemde zaman zaman bahsediyorum. Çok iyi bildiğim, yıllardır karşılaştığım anneler onlar.
Benim başıma gelmedi ama birçok yakınımın bu dertten çok çektiğine şahit oldum.
Bu hafta bir örneğini hep birlikte gördük.
İzmir'de yaşanan bir facia, tüm Türkiye'yi çok üzdü.
BOŞU BOŞUNA ÖLDÜ
Bir anne, kız arkadaşıyla fiziksel yakınlık yaşadı diye oğluna çok öfkelendi!
18 yaşındaki o gencecik adam da; kız arkadaşının varlığını, başına gelen en büyük felaket olarak gören annesine sinirlendi.
Cam kapıya yumruk attı ve ne yazık ki şah damarının kesilmesine, ardından ölümüne neden oldu. İşin acı yanı 'boşu boşuna' canından olan genç için, gördüğümüz kadarıyla ailesi dışında herkes kahroldu.
Onlar; Ayşe Arman, Harun'un kız arkadaşıyla röportaj yaptıktan sonra Facebook'ta şöyle bir cümle paylaştılar, daha doğrusu paylaşabildiler: "Oğlumun başı daha çok derde girecekmiş, bunu anladım. İyi ki cenabı Allah yanına aldı onu. Babasının yanına şerefiyle gitti."
(Bu, ölenin arkasından hemen Facebook'un başına geçmek de ayrı bir tuhaflık. İnsan evladını, kardeşini yitirdiğinde gözü Facebook mu görür Allah aşkına? Bu, hiçbir zaman anlayabileceğim bir 'yasını yaşama biçimi' değil.)
PSİKİYATRLAR AÇIKLASIN
Bu 'şerefiyle gitti' falan kısmını okuyunca aklıma Semra kaynana geldi.
O da nefes aldırtmayacak kadar bunalttığı, üzerine düştüğü, kız arkadaşı olmasına bile izin vermediği oğlunu uyuşturucudan kaybettiğinde, "Benim oğlum şehit oldu" diye ağlamıştı.
Bu annelerin kendi yarattıkları bir gerçeklik var.
Dış dünyadan, mantık ve duygu olarak tamamen kopuklar.
Aklınız almıyor değil mi bir annenin evladının arkasından bunu yazmasını. "O kızla beraber olmasındansa iyi ki öldü" demek istemesini, hatta açık açık demesini.
Bunun açıklamasını psikiyatrlar yapabilir ancak.
Biz sadece karşılaştığımız vakanın adını tahmin edebiliyoruz: Jocasta Kompleksi!