MSG'ye çağrı

MSG nedir?:
Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği.
Ne yapar?: Özetle; eser sahiplerinin haklarını korur ve eserlerinin kullanım teliflerini toplar.
Bilmeyenlerde 'Eee ne var bunda, bebek işi' hissiyatı doğurabilir ama değil; ciddi bir iş. Müzisyenler ve müzik sektörü için olmazsa olmaz bir iş, zor bir iş.
Bugün benim de üyesi olduğum MSG'de başkanlık seçimi var. Bir yanda son dönemde önemli gelişmelere imza atmış başkan Garo Mafyan ve ekibi, diğer tarafta yeni aday Aykut Gürel'in; Sezen Aksu'lu, Şebnem Ferah'lı, Candan Erçetin'li, Harun Tekin'li ekibi...

TARAF DEĞİLİM
Peşin peşin söyleyeyim, hepsini severim. Çoğunun eline doğdum. Mesela Garo Mafyan, benim ikinci babam gibidir.
Aykut Gürel; en çocuk, en bebek halimi bilir, babamın arkadaşıdır. O yüzden duygusal anlamda kesinlikle taraf değilim. Aralarındaki kavganın takipçisi de değilim. Zaten bu tip olaylar canımı sıkar benim.
Taraf olduğum tek bir şey var; o da teliflerimizin oyuna gelmeden, arada kaynamadan elimize geçmesi ve haklarımızın korunması.
Ve fakat sevgili abim Aykut Gürel'in son dakikada arkasına aldığı parlak kadronun göstereceği performanstan emin değilim.

YILDIZ KADRO!
Hadi eğri oturup doğru konuşalım; Sezen Aksu, Candan Erçetin, Şebnem Ferah, Harun Tekin gibi yıldızlar, haftada iki günlerini MSG'ye mi ayıracaklar?
Oraya gelip saatlerce toplantı ve çalışma mı yapacaklar? Yahu 'Reklam çekiyoruz, adam başı da şu kadar acayip ücret alacaksınız' desen, bu kadroyu tek bir seferde aynı yerde toplayamazsın. Programlarını denk düşüremezsin. Ne yönetim kurulu, ne MSG'si?!
Bugün MSG'ye gidip oyumu kullanacağım. Buradan yazmak istediğim şu; çok sevdiğim, saydığım abilerim, ablalarım lütfen hırslarınızı, intikamlarınızı, öfkelerinizi bir kenara bırakın ve kim kazanırsa kazansın üyeleriniz için, müzik sektörü için yan yana çalışın.
Bu arkadan konuşmalar, soğuk savaşlar, dönen kulisler falan hem gereksiz, hem faydasız, hem de yakışıksız. Bir gram öteye gidemeyiz diye korkuyorum.
Diyeceğim bu kadar.