Tutkusuydu, işi oldu

Her şey Semiha Turhan'ın iki sene önce Topağacı'nda açtığı küçük bir dükkanla başladı. Ailesinin isimlerinin baş harflerinden oluşturduğu SACT markasıyla sattığı çantalar çok beğenildi ve kısa sürede dilden dile dolanmaya başladı.
Ama Turhan'ın hayalleri bununla sınırlı değildi. O, markasını dünya çapında duyurmanın peşindeydi. O dönem İspanyol arkadaşlarının yönlendirmesiyle markanın yönü Madrid'e çevrildi. Deneyimli bir pazarlama ekibi kuruldu ve modellerin sayısı artırıldı.
Bunlar yapılırken ödün verilmeyen tek unsur, kullanılan malzemenin kalitesi ve üst düzey işçilikti. Egzotik derilerin hepsi, bu alanda en prestijli marka olan Hermes'in fabrikasından temin ediliyor. Çantalarda aksesuvar olarak, 925 ayar gerçek gümüş kullanılıyor. Çanta içi kumaş malzemeler özel olarak dokunuyor. Tüm modellere Türkiye'nin coğrafi, tarihi ve kültürel parçalarından isimler veriliyor. Nazar, Bosphorus, Troya, Nişantaşı gibi.
Ve marka kısa zaman içinde emeklerin karşılığını almaya başladı. İspanya'nın en ünlü dizi oyuncuları Paula Echevarria, Marta Hazas'ın yanı sıra dünyaca ünlü model ve oyuncu Eugenia Silva da çantaların kullanıcısı olur. Markanın İspanya'daki satışları başarıyla devam etmesine ediyor ama Türkiye'de de var olmak istiyorlar.
Çantaların üst düzey malzemesi ve özgün formları, İstanbul cemiyet hayatının da ilgisini çekiyor.
Şebnem Çapa, Banu Çarmıklı, Arzu Atabarut gibi tarzlarıyla beğeni toplayan isimler, SACT'a büyük ilgi gösteriyor. Aslında Semiha Turhan'ı bu günlere getiren, engel olamadığı çanta merakı.
İyi bir tüketiciydi; hem de en büyük markalardan iyi bir koleksiyoner olacak kadar. Şimdi hiçbirini kullanamıyor. O, hobisini mesleğine dönüştürmeyi başaranlardan. Ve iyi olan her zaman kazanıyor.