MEVLÜT TEZEL

Ömür'ün bacak etkisi

Cengiz Semercioğlu dünkü yazısında, gazetecilik tabiriyle 'çakmış'. Daha doğrusu profesyonelce çakmış!
Ömür Gedik'in çocuğu yaşındaki Batuhan Karacakaya ile birlikte verdiği, seksi olmaya çalışan, rahatsız edici o pozuna gelen tepkileri; 'medyada Kelebek etkisi' edebiyatına bağlamış.
Gedik'te dikkat çekme hastalığı var. Kelebek de, sırf konuşulsun diye uzun zamandır Gedik'in fotoğraflarını kocaman basıyor. Gelen eleştirileri de Kelebek'in habercilik başarısı gibi sunuyorlar.
Bu; 'Kelebek etkisi' değil, 'Ömür'ün bacak etkisi' yahu!
ÇOK KONUŞULMAK
Mevzu yine dönüp dolaşıp Hıncal Abi'nin (Uluç) meşhur "Gazetecilikte en önemli şey konuşulmaktır'' açılımına geliyor.
Hıncal Abi, Helin Avşar'ın Rasim Ozan Kütahyalı ile yaptığı röportajda verdiği seksi pozları bile savunmuştu.
Milliyet'ten Cağdaş Ertuna dünkü nefis yazısında, Ertuğrul Özkök'le yaptığı sohbetten şu örneği verdi: "Özkök, bir hayvanat bahçesini anlatmıştı: 'Zavallı hayvanlar bütün meziyetlerini sergiliyor... Herkes onları izlerken birden pandalar ortaya çıkınca anında onları bırakıp pandaları izlemeye koşuyorlar. Pandalar gibi değilsen, Yılmaz Özdil gibi Allah vergisi çok büyük bir yeteneğin yoksa; dikkat çekmek için her şeyi yapacaksın, bütün meziyetlerini sergileyeceksin..."
Özkök de "Gazetecilikte en önemli şey konuşulmaktır" söylemine paralel olarak 'sit com gazeteciliği' diye bir kavram attı ortaya ve bu kavram doğrultusunda gazeteciler yetiştirdi.
Gedik de çok konuşulmayı şiar edinen, 'sit com gazeteciliği'ne bir örnektir.

SİRK GAZETECİLERİ
Gedik seksi poz verdi de ne oldu? Röportajda Karacakaya'ya dair bir açıklama hatırlıyor musunuz? Sadece Gedik konuşuldu.
Peki, okuyucu genç yetenek Karacakaya'yı mı, Gedik'i mi merak ediyor? Gazeteciler konuşulmayı başardığından beri tirajlar arttı mı?
Açın yabancı gazeteleri... Le Monde'u, The New York Times'ı değil, en damardan bulvar gazeteciliği yapan The Sun'ı Mirror'ı...
Onlarda bile 'sit com gazeteciliği'ne denk düşecek yazar ya da gazeteci yok. Orada gazeteciler birbirleriyle röportaj yapmıyorlar, birbirlerine yağ çekip parlatmıyorlar.
Ertuğrul Özkök'ün bugüne kadar kaç röportajı çıktı acaba? Ayşe Arman'la yaptığı röportajların bile sayısını unuttum.
Bir de şimdi medya siteleri var; onlar sayesinde tek gayeleri konuşulmak olan gazeteciler, yazarlar türetildi. Kendilerine bir sirk yarattılar, birbirlerinin şaklabanlıklarına gülüyorlar. Evet; gerçek habercilik değil, onlar çok konuşuluyor ama bu sirk bilet satmıyor. Sadece gazeteciliğin itibarını düşürüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.