Hemşire ve Müezzin
Vaka 1: Abdullah Ç., İstanbul Maslak'ta, bir otobüste yolculuk yapan hemşire Ayşegül Terzi'ye şort giydiği için tekme atmıştı. Abdullah Ç., çıkartıldığı savcılıkça serbest bırakıldı ama birkaç saat sonra tekrar gözaltına alındı ve mahkemece tutuklandı.
Vaka 2: İzmir'de 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece Narlıdere Kutlu Yalvaç Cami'sinin müezzini Mehmet Kuzgun, halkı darbecilere karşı direnişe çağırmak için sela okudu ama ikisi kadın, üç kişi tarafından darp edildi.
Olayı, darbe girişiminden çok sonra internete düşen videodan öğrendik.
DESTEK ÇIKILMADI
Gözaltına alınan saldırganlardan A.C. ve P.D. sorgulandıktan sonra serbest bırakıldı. Firari İ.C. için ise yakalama kararı çıkarılmıştı.
Zanlıların serbest bırakılmasına yapılan itiraz üzerine tekrar inceleme yapıldı ve üç zanlı hakkında yeniden yakalama kararı çıkarıldı. Şüphelilerden P.D. teslim oldu ve sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliği'ndeki ifadesinin ardından adli kontrol şartıyla tekrar serbest bırakıldı. Diğer iki zanlı ise hâlâ kayıp, aranıyorlar.
Hayat tarzlarına müdahale edilmesine büyük endişe duyanlar, müezzin Kuzgun için tweet atmaya bile zahmet etmedi!
Müezzine saldıranlara neden CHP'liler destek verdi?
Hemşireye saldıran Abdullah Ç.'nin davasını AK Parti'li vekiller takip etselerdi ne olurdu acaba? Ortalık yıkılırdı. Elbette Abdullah Ç.'ye destek olmak için çıldırmış olmaları gerekirdi! Peki, darbeye karşı halkı direnişe çağıran müezzine saldıranlara destek olanların çıldırmış olmaları gerekmiyor mu? Bu CHP'li vekiller, müezzine saldıranlara destek olarak neye ve kime hizmet ettiklerinin farkındalar mı?
ORTAK TAVIR SERGİLENMELİ
Beyaz Türkler'in, Cihangir, Nişantaşı elitlerinin görmezden geldiği, CHP'lilerin saldırganlara destek olduğu olayda müezzine en anlamlı destek kimden geldi dersiniz?
Şort giydiği için yüzüne tekme yiyen hemşire Terzi'den. Sabah'tan Furkan Haykır'a konuşan Terzi, müezzini darp edenlerin cezasız bırakılmasına tepki gösterdi.
"Kimsenin kimseye vurma hakkı yoktur" diyen Terzi, ''Bizim ülkemizde saldırganların cezasız kalmasını onaylamıyorum. Darbe gecesi ben de çalışıyordum; mağdur olan insanlar geldi, sonuna kadar destek olduk. Kimsenin kimseye tahammülü kalmamış. Bunun önüne geçilmeli ve yaptırımı olmalı ki bir daha böyle şeyler olmasın. Şiddetin hiçbir türlüsünü desteklemiyorum.
Bu tür insanlar cezasız bırakılmamalıdır.''
İşte bizi ortak noktada buluşturacak duruş Terzi'nin duruşudur. Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, hayat tarzlarına yapılan müdahalelere ortak tavır sergilemezsek bu ülkede kutuplaşma bitmez!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.