Çoklu doymamış yağlar kalp hastalığı riskini azaltıyor
Dünkü yazımda Annals of Internal Medicine'da 2014'te yayımlanan makalenin, doymuş yağ tüketmenin kalp hastalığı riskiyle bağlantısı olmadığını yazdığından bahsetmiştim. Yapılan araştırmalara dayandırılan makalenin ardından tüm yağların kötü olmadığı sonucuna varılsa da, sonuç üzerinde fikir ayrılıkları devam etti. Bazı uzmanlar, bu makalenin ardından yanlış buldukları yerleri düzelterek kendi makalelerini yayımladı. Bunlardan birinde Amerikalılar tarafından tüketilen ortalama yiyeceklerle kanıtlar karşılaştırıldı ve çoklu doymamış yağın, kalp sağlığı için diğer büyük makrobesinlerden daha fazla faydalı olduğuna inanıldığı açıklandı. Öte yandan doymuş yağın, ortalama diyetle karşılaştırıldığında kalp sağlığı açısından etkisiz hale geldiği, böylece gıdalara ve genel diyet kalitesine odaklanmak yerine doymuş yağ tüketimini azaltmaya öncelik veren kampanyaların yanıltıcı olduğu şeklinde sonuçlara da varıldı. Şunu söyleyebilirim ki, doymuş yağları beslenme programından çıkaranlar daha sağlıklı yiyecekler yemiyor. Doymuş yağlar; tereyağı, et, süt, yoğurt, peynir, fındık ve bitkisel yağlar da dahil bazı gıdalarda bulunuyor. Bu yiyeceklerin her biri kalp hastalığı üzerinde farklı bir etkiye sahip. Bir besini vurgulayarak 'bunu yiyin' ya da 'şunu yemeyin' demek yerine gıda bazlı tavsiyeler öne çıkmalı.
YAPAY DEĞİL DOĞAL FORM OLSUN
Düşük yağlı, düşük doymuş yağlı paketlenmiş gıdalar üreterek yapay olarak sağlıklı beslenme oluşturulamaz. Tüketilen besinler mümkün olduğunca az işlenmiş ve doğal formuna yakın olmalı. Ayrıca şöyle de bir durum var; tek sorun yediklerimiz değil, yiyecekler hakkındaki düşüncelerimiz. Televizyondan ya da arkadaşlarımızdan faydalı olduğunu duyduğumuz bir besin maddesine odaklanıp kalıyoruz ve sürekli olarak o besini tüketmemiz gerekiyormuş gibi düşünüyoruz. Ayrıca besinlere görünümü ve tadı üzerinden değer veriyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.