Balyoz
Balyoz davasında sona geliniyor. Yargılama safhasında sanıkların çeşitli itirazları oldu. Özellikle Türk Silâhlı Kuvvetleri'ne karşı hazırlanan komplo çerçevesinde sahte dijital belge düzenlendiği ileri sürülüyor. "Kim düzenlemiş olabilir?" diye sorulduğunda, Cemaat'e yakın polisler ya da askerler işaret ediliyor.
Ergin Saygun Paşa da, mahkemede yaptığı etkileyici savunmasında bu tezi benimsedi. Sadece Balyoz sanıkları iddiayı seslendirse, onlara daha kolay hak verilebilir. Ama Aziz Yıldırım dahil herkes Cemaat'in komplosuyla karşı karşıya bulunduğunu söyleyince, ister istemez, kendilerini temize çıkarma refleksiyle benzer komplo teorilerini ürettikleri izlenimi doğuyor. Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarata Karşı Koyma biriminden çıkan belgeler için dahi, Cemaat'i işaret ettiler. Fuhuş ve casusluk operasyonunda ele geçirilen özel hayata ait uygunsuz görüntüler de, Albay İbrahim Sezer ve arkadaşlarına göre Cemaat komplosuydu. Keşke sadece Balyozcular bu tezin sahibi olsaydı. O takdirde inandırıcılıkları artardı.
Örnekler:
Bu durumda, 11 No'lu CD'nin, son kaydının, 5 Mart 2003'te yapılmadığı ortada. Bilgisayarın sistem saati değiştirilmiş. Böylece, belgelerin, gerçek tarih yerine, tanımlanan tarihi (yani 2003'ü) göstermesi sağlanmış.
Peki bunu yapan kim? Zira 11 No'lu CD'deki belgelerin eşi, Gölcük Donanma Komutanlığı'nda 5 No'lu hard diskte de çıktı. O hard diskte de aynı tarih hataları mevcut. Kim, nasıl, Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarata Karşı Koyma birimine sızıp, bu tuzağı kurabilir? Ayrıca tuzak kurmak isteyen birileri bu kadar kapsamlı listeleri niçin hazırlasın? İlâç depolarına, özel hastanelere kadar bütün isimleri niçin sıralasın ve yanılma riskini arttırsın? Kaldı ki, askerlerin sürekli bu konularda liste hazırlayıp, güncellediğini biliyoruz. Eğer elimizdekiler düzmece listelerse, gerçekleri nerede?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.