ŞELALE KADAK

Trabzon'dan Diyarbakır'a uzanan el!

Memleketin her köşesi ayrı güzel ama ne yazık ki yakından projektör tutulduğunda, sonradan insan eliyle yapılan yanlışları görüp kahrolmamak işten değil. En son Trabzon'da böyle hissettim.
Eşsiz Karadeniz, sadece o güzelim yaylaları ile hem iç hem de dış müthiş bir turizm beldesi olabilir ancak gel gör ki çarpık yapılaşma, estetikten yoksun binalar her yeri kaplamaya başlamış. Hakikaten bu gidişe dur denilmezse Türkiye sahip olduğu güzellikleri hızla kaybedecek.
Trabzonlu İşadamları ve Bürokratları Derneği (TİAB) yönetim kurulu bizlere biraz Trabzon'u anlatmak istiyordu. TİAB'ın geçmişi pek ilginç. Aslında iki farklı oluşum varmış başlangıçta. Bürokratlar bir platform şeklinde, işadamları da dernek olarak. Sonradan birleştirmeye karar vermişler. Üstelik de tüzüklerinde değişiklik yaparak, Trabzon'un değil, tüm Türkiye'nin sorunlarıyla ilgilenmesi için tüm Türkiye'den üye almaya başlamışlar. Öyle ki Trabzonluların ağırlıklı olduğu derneğe Doğu Anadolu'dan özellikle Kürt işadamlarının da üye olmasını teşvik etmişler.
Ak Parti hükümetinin ilk döneminde Orman Bakanlığı görevinde bulunan Osman Pepe, TİAB'ın onursal başkanı, duayen işadamı, yıllarca İstanbul Ticaret Odası başkanlığı da yapan Atalay Şahinoğlu başkanı.
Derneğe yüksek okul mezunu isteyen herkesi alıyorlarmış. Bürokratlar 150 lira olan aidatın 10'da birini ödüyorlarmış. Derneğin merkezi İstanbul'da. Orman Bakanlığı'ndan tahsis edilen Anadolu Yakası'nda Beşiktaş tesislerinin bulunduğu bölgeye yakın bir yerde tesis kurmuşlar. Trabzon en çok ressamı olan kent olabilir Türkiye'de. İşte dernek de o nedenle sanatçıların gelip çalışabileceği çeşitli atölyeler ve galeriler de yapmayı ihmal etmemiş.
En ilginci de Trabzon'dan Diyarbakır'a yapılan yardımlar. Milli Eğitim'in yönlendirmesiyle, 5 bin çocuğa botundan, çantasına, kaleminden kitabına eğitim paketi götürmüşler. Yönetim Kurulu Üyelerinden Kemal Şener, "Ama iki yıldır yapmıyoruz" diyor. Nedenini merak ediyoruz. Şener, şöyle anlatıyor: "Dernek yıllar önce kurulduğunda Türkiye bu Türkiye değildi. Türkiye'de değişim başlayınca, dernek de Türkiye ile birlikte mesaj vermeye başladı. Tüzük değişikliğini o yüzden yaptık. Doğu çalışmaları yaptık. Siirtli, Bingöllü, Diyarbakırlı üyeler aldık. Ne zaman ki cenazeler gelmeye başladı, ortam gerildi bu çalışmalar da durdu. Devlet bölgesel kaynaşmayı yapamıyor, sivil toplum örgütlerinin yapması gerekir. Yine de biz halkların kaynaşması için eğitimde çocuk ve ev kadınları düzeyinde projeler yapmaya devam edeceğiz."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.