
FETÖ… Ve bundan sonrası!
Şimdi konuşmak kolay tabii. FETÖ elebaşının cehenneme yürüdüğü haberi ile birlikte söylenmeyen söz, yapılmayan yorum kalmadı. Elbette bu, büyük bir ihtiyaçtı da… Lâkin bugün edilen lâfların ağırlığını, dünle birlikte tartmak lâzım. Hele 17-25 Aralık ihaneti açık gerçekliğe dönüşmüşken takınılan tavırları hiç unutmamak gerek. Buna bir de Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'ne yansıtılan "legal görünümlü illegal yapı" tanımlamasını da eklediğinizde… O tarihten itibaren safların nasıl şekillendiğini tekrar tekrar hatırlatmak durumundayız.
Daha da önemlisi… 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi karşısında, "kontrollü darbe" diyenleri, hiç utanmadan "tiyatro" yakıştırması yapanları, hafıza kayıtlarımızdan asla çıkaramayız. FETÖ üretimi kurgulara abanarak siyaset yapan zihniyetin bugünkü versiyonlarına ise aldanamayız. Halihazırda Türkiye'de iç cepheyi tahkim etmek için verilen mücadeleyi, konjonktürel fırsata çevirip FETÖ ve PKK'ya 2028 yılı için umut vadedenleri de bir kenara not etmeliyiz.
***
***
Bugünden itibaren…
FETÖ Diasporası olarak adlandırılan örgütün yurtdışı ayağının kırılması, sosyal medya manipülasyonları yapan sesinin kısılması öncelikli meseleler arasındadır.
Örgütün kripto unsurlarının deşifresi ne kadar mühim ise kural dışı yöntemlerine başvurmaya eğilimli kamu görevlilerinin tasfiyesi de o kadar mühimdir.
Ve nihayet…
FETÖ bulaşığı kim var ise… Günlük yaşamın içinde de olsalar, belli bir mesafe korunmalı, devlette düzenli kontrol ve ayıklama kararlığı canlı tutulmalıdır.
Örgütün ve kuklacılarının son ümidi 2028 seçimleridir. Uyanık olmak her zamankinden daha da hayatidir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.