Güneşin zararlı ışınlarından nar ile korunun
GÜNEŞ NEDEN ZARARLI?
Güneş ışığına verdiğiniz tepkiler, birçok etkene bağlı olarak değişir; ne kadar melanininiz olduğu, ne kadar çabuk bronzlaştığınız ya da geçmişte ne kadar güneş yanığınızın olduğu gibi... Her zaman yanıyor ama asla bronzlaşmıyorsanız, güneşe sadece bir saat maruz kaldığınızda dahi cildinizdeki enflamasyon tetiklenecektir. Güneşe verdiğiniz tepkiyi etkileyebilecek başka faktörler de vardır. Bunlar arasında; genetik bozukluklar, hastalıklar, antibiyotik ve steroid olmayan antienfamatuar ilaçlar bulunur. Enflamatuar tepkiler, sonunda cilde zarar vererek foto yaşlanmaya neden olabilecek birçok biyolojik reaksiyona sebep olabilir. Bu reaksiyonlar genelde doğal yaşlanma sürecinin tam tersi şeklinde gelişir ama sonuçta cildi zamanından önce olduğundan yaşlı gösterir. Mesela deri hücreleri hızlı gelişir. Şekil ve ölçü bazında değişken oldukları için düzenli bir şekilde iç içe oturmazlar. Bu yüzden de güneşe maruz kalmış ciltlerdeki epidermis, güneşten korunan ciltlere göre iki kat daha kalın olur. Güneşten korunmak çok önemli bir kırışıklık önleyicidir. Geçmişte meydana gelmiş hasarın bir kısmı; nemlendiriciler, yüzeysel ve ağızdan alınan antioksidanlar, kolajen artırıcılar ve antienflamatuarlar ile giderilebilir. Ancak cilt daha fazla hasardan korunmadığı sürece gençliğin geri gelmesi sağlanamaz. Her gün güneş koruyucu kullanın, şapka takın, koruyucu kıyafetler giyin ve gündüzleri 11.00 ile 15.00 saatleri arasında güneşe çıkmaktan kaçının. Yıllar önce güneş koruyucularının yeterli olmadığını fark ettim. Yaptığım çalışmalarla güneş koruyucuları antioksidanlarla desteklemenin bu koruyucuların etkilerini artırdığını gördüm. Antioksidanlar üzerinde çalıştıkça hepsinin eşit yaradılışa sahip olmadığının ve her gün yenilerinin keşfedildiğinin farkına vardım. Aralarında en etkin olanı narın kırmızı taneleriydi.
VİRÜSLERE KARŞI ETKİLİ
YAŞLILIK LEKELERİ TEHLİKELİ OLABİLİR
Langerhan hücreleri olarak adlandırılan ciltteki bağışıklık hücreleri güneş sebebiyle ortaya çıkan enflamasyondan etkilenir. En büyük hasar UVA ışınlarından en çok etkilenen dermiste meydana gelir. Burada yaşlanma ile meydana gelen süreç hızlanır. Aşırı miktarda kolajen üretimi meydana gelir ama bunlar normal değildir; kalın ve kıvrımlıdır. Elastinler de kalınlaşır. Damar duvarları kalınlaşır ve zararlı enflamatuar hücreler içlerinde oyuklar oluşturur. Ayrıca güneş ışığı, gelişmekte olan hücrelerdeki genetik materyale de zarar verir, mutasyona uğrayan hücreler yaşlılık lekelerine, anormal koyu renkli güneş lekelerine ve aktinik keratozlara sebep olabilir. Bunların bir bölümü ileride kansere dönüşebilir. Ayrıca güneş, hücre duvarlarındaki lipitleri yok eden serbest radikal oluşumuna neden olur. Bu durum da su kaybı ve enflamasyona yol açar. Bu etkilerin çoğunu, hasardan korunurken yok edebilirsiniz.
KREM KULLANIN
UV ışınları cilde akın ettiklerinde zamanla hücrenin genetik yapısında bozulmalara neden olur. Bu yapısal bozulmanın büyük kısmı onarılır ama onarma mekanizması hasar gördüğünde ya da yetersiz kaldığında hücreler kontrolsüz biçimde büyür ve habis ur oluşumuna neden olur. Ultraviyole ışınları direkt olarak iki tür kansere neden olur: Bazal hücre kanseri ve skuamöz hücre kanseri. Özellikle çocuklukta meydana gelen ciddi güneş yanıkları risk faktörlerinin başında sayılmaktadır. Güneş ışığına aşırı maruz kalmak ayrıca en ölümcül cilt kanseri türü olan melanom ile de ilişkilendirilir. Kendinizi ultraviyole ışınlarından korumalısınız. Böylece güneşin yarattığı hasarları tersine çevirmeye de yardımcı olursunuz. Bilimsel çalışmalar; sadece güneş koruma kremi kullanmanın radyasyonun yol açtığı enflamasyonu azaltıp cildin kendi kendini yenilemesini sağlama konusunda ne kadar başarılı olduğunu ispatlamıştır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.