Kayaya gaz veren hocalar

Daha önce birileri başardı da biz mi kaçırdık? Lafla peynir gemisi yürüdüğüne dair öykü görmedim ben. Ahkâm kesmekten, bilgisi olmadığı halde fikir yürütmekten bıkmadık, gitti... Üstelik bu, genel karakterimiz... Kendi işinde vasat ama ülkeyi yönetecek derecede iştahı olanlara sesleniyorum.
Son zamanlarda dikkatimi çeken, enerji konusunda ahkâm kesme modasının giderek yaygınlaşması... Misal kaya gazı... Amerika'da 20 yıl uğraşıp geliştirilen ve dünya enerji dengesini etkileyecek boyuta gelen kaya gazı, bizdeki sözde uzmanların fazlaca rağbet ettiği konu haline geldi.
Gün geçmiyor ki yayın organlarında kaya gazı üzerine ahkâm kesen bir hoca, uzman çıkmasın... Kaya gazı dünya gündemine oturunca bir anda ortalık, kaya gazı profesörleriyle doluverdi. Sanki bunlar yıllardır bugünü bekliyormuş ve bir yerde saklanıyorlarmış gibi...
Kimine göre Türkiye enerjide kefeni yırttı. Ne petrolün varilinin 40 dolara doğru gerilemesi ne de alternatif enerjilerin önemi kalıyor. En az 50 yıl bizi abad edecek kaya gazı stoklarımızdan söz ediyorlar. Kimileri de "efendim 50 yıl değil, en fazla 8 yıl" kabilinden meslektaşlarına muhalefet yapabiliyor.
Sorsanız elinize kazma aldınız mı diye, "hayır" derler. Hiçbirinin ayağına sondaj çamuru değmiş değil. Laboratuardan daha fazla zamanı tv stüdyolarında geçiren bu uzmanları kabul etmemekle birlikte anlayabiliyorum. Değer üretemeyince laf üretip peynir gemisi yürütmeye çalışıyorlar neticede...
Peki ya bunları ciddiye alıp kanalına, sütununa, programına çağıranlara ne demeli? Bir Allah'ın kulu çıkıp demez mi: "Kardeşim sen bu veriyi hangi sondajdan elde ettin? ABD 50 bin kuyu açtı ve ancak bilebildi, başarabildi. Sallamaya utanmıyor musun?" diye...