ŞEREF OĞUZ

Diyalog mu tebliğ mi?

Yılı bitiriyoruz. Daha iyi bir yarın uğruna dünü geride bırakacağız. Daha iyi bir yarın işlerin, ilişkilerin, iletişimin ve bilginin niteliğini artırmakla mümkün. Binlerce konuya başlık olabilecek bu yazının odağında kurumsal iletişim var.
Yıl boyu duyurduğumuz haberler, yazdığımız yorumlar, aldığımız e-postalar, telefon, bilgi, belge, duyum, duyurular ışığında gözlemim şudur: Ülkemizde altın değerinde kurum ve şirketlerimiz var ve ne yazık ki bilinirliklerini gerektiği kadar sağlayamıyoruz.
İşim gereği çok fazla dolaşıyor ve özellikle Anadolu'da, sürpriz başarılar, inovasyon abidesi projeler, küresel arenaya yansımış parıltılar gördükçe şaşırıyorum: "Neden biz bu başarıları bilmiyoruz?" Çünkü onların bilinirliği artmalı ki daha kolay marka olsunlar, krediye daha rahat ulaşsınlar, daha uygun şartlarda ortak bulsun, ihracat yapsınlar.
Amacım "beni" aklayıp, "ötekini" suçlamak değil. Ortada bir durum var ve soruna çözüm arayışındayım.
Aynayı "başkasının yüzüne" tutmadan, kendi yüzüme tutuyor ve diyorum ki, altın başarıları tanıtmak için daha fazla gayret edebilmeliyiz.
Ancak, bu süreçte en büyük paydaşımın, kurumsal iletişimciler olduğunu biliyorum ve onların da benzer özeleştiriyi kendilerine yapmaları gerektiğini savunuyorum.
Örnek mi? TAİ'nin küresel başarının basın bültenini akşam saatlerinde medyaya servis edecek kadar amatörce davranan yılların PR'cıları...
Öyle ki "bu saatte gönderip kurum haberinin şansını azalttınız" cevabı dahi kabul edilmiyor, server'dan dönüyor. Diyalog talebi yok tebliğ kolaycılığı var.
Basınla ilişkiler için kurdukları birimin, kurumu tanıtmak yerine, basınla çelişkilere dönüşen ve patronunu medyadan koruyan sütre haline gelmesi... Örneğin, manşeti olduğu sayfayı dahi okumayan kurumsal iletişimciler ve onların işbirlikçisi PR ajansları...
İşini iyi yapanları özenle ayrı tutarak diyorum ki, Türkiye'nin markaya, başarılı kurumunuzun iletişime ihtiyacı var ve siz diyalogdan ziyade "tebliğ" mekanizmasıyla "hadi tırtıl haberi gönder kurtul" diyorsunuz. Bu değer üretmeyen tutumunuzu 2017'de terk etmeye ne dersiniz?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.