Varlık barışı mı, vergi barışı mı?

Eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağardı. Artık Cayman Adaları'nın müthiş çekiciliği konuşulmuyor. Vergi cennetlerini tartışmıyoruz bile!..
Kabul edelim.
Krizle birlikte önce para trafiği "transparanlaştı!" Pek çok ülke yaşadığı durgunluğu aşmak için para bulmaya çalışıyor. O yüzden ülkelerin birbirinden para kapma yarışı hız kesmeden sürüyor. Maliye Bakanları, "Formula 1 Yarışçısı gibi durmadan yarışıyor.
Türkiye ne yapsın?
Dünyayı kurtaran adam filmlerini izleyerek para bulacak hali yok ya!..
Tasarruf açığını kapatmak için 2009'da cankurtaran simidi gibi varlık barışına sarıldı. Önce, 5811 sayılı yasayla yurtdışındaki varlıklara yüzde 2, yurtiçindeki varlıklara yüzde 5 vergi isteyerek, "Hodri meydan!" dedi. "İtalya" modelini benimsedi.
Varlık barışı üzerinde çalışan Vergi Konseyi konuyla ilgili hazırladığı raporunu baz alarak uyardı, "Yurtdışında Türklere ait kayıtlı 30, kayıt dışı dahil 100 milyar dolar para var" dedi.
Türkiye, yurtiçi ve yurtdışı varlıkları getirmek ve kayıtdışındaki varlıkları kayıtiçine almak için harekete geçti.
***
Az gittik, uz gittik.
Cumhuriyet tarihinde bir ilke imza attık. Birinci varlık barışı dönemini başlattık. Doğruyu söylemek gerekirse yalakalığa bayılan medya, bu dönemi incelemeden şişirdi. Bilardocu Ali Türkkan'ı bile müthiş adam diye ilan etti. Anlayacağınız ilk denemede hayal kırıklığı yaşadık.
Maliye Bakanlığı ile Gelir İdaresi sessizce yola devam etti. Bu kez 5917 sayılı yasa devreye girdi. Süre 31 Aralık 2009'a kadar uzatıldı. Yıl bitti, varlık barışında süre tamamlandı. Kesin sonucu 15 Ocak'ta bankalara yatırılacak vergi ödemeleriyle birlikte öğreneceğiz. Ama dün Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "47.3 milyar liralık beyan var" dedi.
Açıklamaya hep birlikte sevindik. 31.5 milyar doları bulan beyan az değil ki!
***
Uzatmayalım.
Varlık barışı mükellefler için üç yıllık bir sigorta anlamına geliyor. Varlık barışından yararlanan mükellef, bir ölçüde geleceğe dönük bir sigorta poliçesi satın aldı. Böylece mükellefler 2005 ile 2007 yılları arasını kapsayan incelemede varlık barışında beyan ettiği tutar kadar izah etme imkanına kavuştu.
Komik ama bu noktada pek çok mükellef aradı, uyarıda bulundu: "Sakın, vergi barışı bekleyenler varlık barışına dahil olmasın!" deyince kafam karıştı.
Beyan edilen 47.3 milyar liranın ne kadarı yurtdışından, ne kadarı yurtiçinden geldi?
Vergi ve sahte faturalarla ilgili haklarında araştırma yapılan ve kesinleşmiş vergi cezası kararı alınmayan mükellefler, acaba varlık barışından yararlanıp cezadan mı kurtuldu?
Varlık barışı vergi barışı değil ki! Sinek küçük ama mide bulandırır. Bizden uyarması...