Terör mağduru gelin

11 Eylül 1980'de bu ülkenin gençleri birbirini öldürüyordu. 12 Eylül'de darbe oldu! 13 Eylül'de kimse kimseyi vurmadı! İdam sehpaları kuruldu. Gençler asıldı. Şimdi darbe yargıda. O yıllar darbeye zemin hazırlayanlar ise darbe şikâyetçisi. Ey Türkiye! İşkence ve idamın geri dönüşü yok! Türk siyaseti sorunu teşhis ediyor fakat çözüm üretemiyor! Acı olan bu. Çünkü siyaset geleceğe dairdir, geçmişle ilgili değil.
Gazetede karşı masamda oturan Turgay Noyan, "Meyhaneci" adıyla Naviga Yayınları'ndan bir kitap çıkardı, 30 yıllık gazetecilik serüveninin ürünü... Kitabın her sayfası ciddi sosyolojik gerçeğimizle örülü. Bir kepenk kapatma olayı var ki, sormayın!
Noyan, 12 Eylül öncesi her yerde kepenklerin kapattırıldığı günlerde bir taverna ve market işletiyor. İşte böyle bir gün tavernada düğün var. Sabahın köründe dükkânı basan militanlar, "İş yok" talimatını veriyor. Noyan çaresiz. Akşama kadar tehdit, taciz sürüyor. Garsonlar korkuyor, "çalışamayız" deyince, gelen konuklar tek tek kapıdan çevriliyor. En son gelen gelinle damat; terör mağduru gelinin iki gözü iki çeşme evine dönüyor.
Terörü niye önleyemiyoruz?