MAHMUT ÖVÜR

Kılıçdaroğlu, Avrupa'yı CHP grubu zannetti

Olanları açıklamaya "Ne çok çektin be CHP, şu Kılıçdaroğlu'ndan..." demek yetmiyor. Bu duruma gelmenin müsebbibi CHP genetiği mi yoksa basiretsiz yöneticilik mi birbirine çok karıştı.
Ama şu bir gerçek; bir parti, "lideri" eliyle ancak bu kadar aşağı çekilebilir.
Bu açıkça siyasi körleşmedir. CHP'nin Sosyalist Enternasyonal ve Avrupa Birliği'yle ilişkisinin hastalıklı olduğu biliniyordu ama bu kadar derinleşeceği beklenmiyordu.
Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda, Başbakan Erdoğan'ı Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'la kıyaslayan Kılıçdaroğlu'na şu cevabı verdi:
"Politikaları meşru olarak eleştirilse de Erdoğan, Suriye halkına yönelik savaş ve teröre devam eden Esad'la kıyaslanamaz."
Tabii Swoboda sadece bunu söylemekle yetinmedi, toplantıyı da terk etti.
CHP liderine siyasi duruşunun yanlışlığı bundan daha net anlatılamaz.
Kılıçdaroğlu herhalde kendisini CHP grubunda sandı. Kendisini, itiraz etmeyecek Muharrem İnce'nin, Birgül Ayman Güler'in veya utangaç yenilikçilerin dinlediğini zannetti. Oysa orası AB... Ve ne yazık ki AB'nin sivil siyaset ölçüsünü CHP anlamış değil.
Ayrıca Kılıçdaroğlu ve ekibi, hâlâ Suriye konusunda başından beri yanlış bir yerde durduğunu kabullenmemekte direniyor. Heyetler göndermeyi, eli kanlı diktatörü meşrulaştırmayı "düşünce özgürlüğü" olarak niteliyor.
Bu parti grubunda tepki almayabilir ama bunu AB'de yapamazsınız. Nihayet yapamadınız da...
Eli kanlı Suriye diktatörünü temize çıkartma çabanız bir tokat gibi geri döndü. Hem bir diktatörü meşrulaştıracaksınız hem sosyal demokrat olduğunu söyleyeceksiniz, hem de "Bu halk bizi neden iktidara getirmiyor?" diye kızacaksınız. CHP halka, AB'ye ve eleştirilere kızacağına dönüp tepki toplayan siyasetine bakmalı.
Bu noktada Başbakan Erdoğan'ın genel başkanken, daha 2003 yılında çıktığı AB gezisini hatırlıyorum. Bugün değil daha o günlerde muhafazakâr bir lider olarak, gittiği her yerde "halkın seçtiği siyasetçi" olarak üst düzeyde karşılanıyor, konuşmalarıyla AB'nin siyasi aktörlerini şaşırtıyordu.
Peki, kendisini sosyal demokrat olarak görenler neden ilgi görmeyip protesto ediliyor?
Bu sorunun cevabını CHP yönetimi verebilseydi bugün farklı bir noktada olurdu. Veremez. Peki, ya CHP tabanı ne düşünüyor?
AB'nin sosyal demokratları tarafından protesto edilen, yeni anayasa sözü verdiği halde milliyetçi tezleri savunan, çözüm süreci karşısında kendi tabanıyla kavga eden bir parti, sosyal demokrat olabilir mi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.