Siz kendinizi ne sandınız?

Bravo!
Rezillikte, çirkinlikte ancak bu kadar zirveye çıkılabilirdi, sizi ayakta alkışlıyorum.
Yahu biz ne model insanlarla aynı havayı teneffüs ediyoruz?
Ne çeşit bir akıl bu?
Kimden yadigâr bir vicdan bu?
Nasıl bir espri anlayışı bu?
Ankaragücü taraftarının "Fatmagül" tezahüratını duymuşsunuzdur. Duymadıysanız rica edeceğim Google'a "Fatmagül tezahüratı" yazın, videosu karşınıza çıksın. Hadiseden haberiniz yoksa, hemen tıklayın.
Görün kafaları. Görün kadına bakışı ve çıldırın.
Bir grup Ankaragücü taraftarı toplanmış. Sanırım kendilerini Çarşı sanmış (Çarşı'ya ulaşmaları için kırk fırın ekmek, kırk kere de dayak yemeleri lazım).
Espriyi yakaladık coşkusuyla tezahürata başlamışlar. Giriş, üç kere arka arkaya; "La lala laay lay laaaa Fatmagül'ün suçu neeeee..."
Devamı aynen şöyle; "Hapı aldık patladık Fatmagül'e rastladık. Fatmagül'ün suçu yok, biz onu Bihter sandık. Fatmagül'ün suçu yok, biz onu Bihter sandık."
Fonda bir coşku, bir mutluluk, taraftarın bir bütünleşmesi, el ele vermesi ki sormayın.
Şaka mı bu? Değil.
Böyle bir kendini bozmuşluk, kıvamsızlık, kirlilik olabilir mi?
Onların namına biz utanırız, onlar utanabilir mi? Hiç sanmam.
"Acaba dizinin tecavüz sahnesiyle ilgili yapılan eleştiriler haklı olabilir mi?" derken, bilirkişiler tecavüz sahnesinin uzun uzun gösterilmesini yanlış bulurken, biz de "saçmalamayın, bu bir dizi, niçin tecavüzü akıllarda normalleştirsin ki" iyi niyetiyle savunmaya geçerken aldık ağzımızın payını.
Zaten bugüne kadar kadınlara yapılan fiziksel ya da sözel saldırıların kaçta kaçı karşılık buldu ki? Üçüncü sayfa haberlerine bakmanız, çevrenizi gözlemlemeniz, hatta kendi anılarınıza dönmeniz yeter.
Ama ben bu sefer, bu taraftara ceza, acil ceza bekliyorum. Çünkü böyle bir tezahürata gülemiyorum, spora yakıştıramıyorum. Küme düşsün bu tezahüratı yapan taraftar, acilen!