RASİM OZAN KÜTAHYALI

Sorular... Sorular...

Gerçekten liberal ve demokrat olduğuna inandığım dostum Orhan Kemal Cengiz ya da İhsan Dağı ve Şahin Alpay hocam ya da Taha Akyol üstadımız bu 'vesayetçi bürokrat korkusu'na ne diyor?
Türk medyasında her gün Recep Tayyip Erdoğan'a ortalama 150 köşe yazısında 'diktatör' deniyor...
Peki 'Erdoğan'ı indirmeyi kafaya koymuş, devlet içindeki vesayetçiler' konusunda niye hiç kimse, bildiği halde, bazı şeyleri yazamıyor?
Esasen hangi yazarlar kimlerden ve neden korkuyor? Acaba Orhan Kemal Cengiz çok iyi bildiği bu şeyleri yazabiliyor mu?
İhsan Dağı, Şahin Alpay ya da Taha Akyol niye bu çok önemli 'yeni Türkiye gerçeği' konusuna giremiyor?
Hepsini tanıdığım ve çok sevdiğim bu yazarlar 'yeni Ankara' dengelerini okuyamıyorlar mı?
Yoksa okuyup teşhis ettikleri halde bu topa giremiyorlar mı?
Ya da hangi yazarlar Yeni Türkiye dengelerini okuduğu ve teşhis ettiği halde korkudan hiçbirşey yazamıyor?

***
Aynı şekilde barış ve çözümün yanında durduğu, hiçbir sol mahalle baskısına gelmediği ve bürokratik vesayete karşı çıktığı için Halil Berktay hâlâ hiçbir yerde yazamıyor...
Sarıkız ve Ayışığı darbe girişimlerini sayesinde öğrendiğimiz gazetecilik abidesi Alper Görmüş şu an hiçbir yerde yazamıyor...
Demokrasi için kahramanca mücadele eden Turgay ve Yıldıray Oğur kardeşler aynı durumda...
Demokrasi mücadelesi uğrunda servetini kaybeden, özel hayat dengeleri bozulan cesur adam Markar Esayan halen yazamıyor...
Barış ve çözüme istisna koymadan destek verdiği, bürokratik vesayete direndiği için Kurtuluş Tayiz yazamıyor...
Aynı sebeplerden Cihan Aktaş yazamıyor.
Hidayet Şefkatli Tuksal yazamıyor... Bu iki başörtülü yazar da hükümeti çok ağır eleştiren isimlerdi ama hiçbir zaman sivil hükümeti devirmek isteyen bürokratik vesayetin kontrolüne girmediler.
Kimi 'anti-kapitalist' görünümlü soytarı İslamcılara benzemiyorlardı...
Vesayetçilerin yolunu seçseler çoktan bir yerlere yerleştirilecek olan Ceren Kenar, Doğan Gürpınar, İlkan Dalkuç yazamıyor...
Saçmasapan sebeplerle tutuklanmaktan son dakikada kurtulan özgürlükçü-demokrat entelektüel Ferhat Kentel hâlâ hiçbir yerde yazamıyor...
Kentel'e yaşatılan bu kepazelikten de herkes bahsetmeye korkuyor...
Aynı şekilde Demiray Oral yazamıyor. Cahit Koytak yazamıyor. Vahap Coşkun yazamıyor.
Roni Margulies yazamıyor.
Tuncer Köseoğlu yazamıyor. Erol Katırcıoğlu yazamıyor. Melih Altınok yazamıyor...
***
Fakat "Basın özgürlüğü kalmadı.
Kalemler susturuluyor" diyen riyakar medya çevreleri, bütün bu yazamayan, yazdırılamayan isimlerle ilgili ağzını açmıyor...
Bilakis bu demokrat isimler bir daha kalemi eline almasın diye çalışıyorlar...
Tam bir kalleşlik, tam bir alçaklık sözkonusu...
İnsan ister istemez üstad Necip Fazıl'ın Türk basın ortamıyla ilgili o çok haklı sözünü hatırlıyor:
"Dünyanın her yerinde lağımlar yer altından akar, fakat Bab-ı Ali'de yer üstünden akar."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.