En iyi Türk peynirlerini İtalyanlar buluşturmuş
AYNI TEZGAHTA YER ALIYORLAR
Aslında İtalyan mallarını satmayı hedefleyen Eataly yöneticilerinin Türk peynirlerinin başarısı için ne düşündüklerini bilmiyorum. Ama üretildikleri yörelerde bile kolay kolay bulunamayan bu özel peynirlerin, hijyen koşullarına uygunluğu laboratuvar ortamında denetlenip, onaylandıktan sonra İtalyan peynirleriyle aynı tezgahta yer almaları, Türk mutfağına ve yerli ürünlere gönül verenler açısından sevindirici. Slow Food, Mutfak Dostları Derneği gibi yerel lezzetlerin yaşaması için çaba gösteren sivil toplum örgütleri ve tüketiciler yozlaşmamış, özgün geleneksel ürünlere olan talebi artırmaya çalışırlar. Bu alanda ilk önemli başarıyı, Hititler döneminden bu yana ekilip biçilen bir antik buğday çeşidinden yapılan Kastamonu'nun siyez bulguru elde etti. Bugün İhsangazi ilçesinde üretilen hakiki siyez bulguru için sıradan bulgur fiyatının birkaç katını ödemeyi göze alsanız bile bulabilmeniz oldukça zor. Şimdi Anadolu'nun övgüyü hak eden peynirleri de aynı yola girmiş görünüyor. Eataly'de satılanlar bu işi iyi bilen, titiz kişiler tarafından seçilip tezgaha ulaştırılırken, gelenekselliğe, ürünlerin özenle korunması gereken özelliklerine aldırış etmeyen, sırf kazancı ön planda tutan birtakım üreticilerin yıldızı parlayan peynirlerin taklitleriyle sonbaharda piyasaya girmek için şimdiden kolları sıvadıkları söyleniyor. Dünyanın her yerinde bu duruma "haksız rekabet" deniyor. Özelliği olan, belli bir coğrafi bölgede belirli koşullarda üretilebilen ürünler, devletler tarafından haksız rekabete karşı titizlikle korunuyor. Bizde de bu amaçla oluşturulmuş bir coğrafi işaret sistemi var ama ne yazık ki haksız rekabeti engelleyebilecek yaptırımlar içermiyor.
YASALARLA KORUMA ALTINDA
Bugün Fransa'nın sadece küçük bir bölgesinde yetişen bir üzüm çeşidinden, belirli üretim teknikleri kullanılarak yapılan "şampanya" adını köpüren şarabında kullanmaya kalkan başka bir bölgenin üreticisini yasalar mahveder. Bizdeyse yarın Divle obrukları yerine İstanbul fabrikalarında yapılmış çakma Divle peynirleri, Ege'nin herhangi bir kasabasında keçi tulumlarına doldurulmuş Çorum Kargı tulumları piyasaya çıktığında, onlara "dur!" diyebilecek kimse yok. Bu çakma peynirleri hakiki niyetine yiyenler beğenmeyip büyük olasılıkla bir daha satın almayacaklar. Sonuçta gerçek üreticilerle iyi, temiz ve adil ürünlerin peşinden giden tüketiciler bundan zarar görecek. Ne yazık!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.