Bitmedi gitti şu ergen çağı

Ergenlik çağının 'ergenlerle' sınırlı olduğunu düşünmek yanıltıcı. Mesela erkeklerde bu çağın 40 yaşında ancak bittiğini söyleyen bilim insanları var. Şu sıralar 50 filan diyorlar!
Kadınlarda ne zaman bitiyor bilmiyorum. Bilsem de söylemezdim. Durup dururken üstüme şimşekleri niye çekeyim?
Nedir ki bu süreç insanın tekâmülüyle alâkalı. Erkek neslinde ergenlik adeta bir övünç kaynağı. Adam, TV dizisinde masaya yüzük kutusu ve silah koyuyor: "Ya benimle evlen ya da kafama sık!" Mafya özentisi bir senaryo.
Bazı hanımefendiler derseniz, hep '17 yaşında kalmışlığın' yanık devreleri...
Ne yalan söyleyelim, futbol bahsinde de aynı şey. Atılan başlıklardan üstümüze sıçrayan şey, ergenlik.

*** Geçende yaşını başını almış bir liberalin yazısına baktım. Akıl baliğ olmamış bir öfke!
Diyor ki Adnan Menderes'in parlamenter diktatörlüğüne karşı müdahale yapıldı, askeri diktatörlük ondan oldu!
'Parlamenter Diktatörlük' lafı gerçekten aşırı zekâ. Asıl maksat şu: 'Darbelere fazla şey etmeyelim, bir mazeret bulalım!'
Bildiğimiz numaralar...
Onlara 'liberal' demek liberal düşünürlere bir haksızlık aslında. Bir de bu arkadaşlarda esas eğilim negatif bir tutum takınmak. Daima menfi. "Her şey kötü, ölün emi!" diyen şımarık, huysuz bir yeni yetme.
Yine böyle menfi psikoza bir sitede denk geldim. 'Caz ne güzel. 17 yıllık dinbazlar döneminde hırpalanmış olan caz direnmiş ve bugünlere gelmiştir' şeklinde döktürmüş birisi. Müslümanlar caza karşıymış, falan filanmış.
'Öz kültür (medeniyet diyemiyor) yoktur', diyor. Neymiş, İslam'dan önce Şamanizm varmış...
Böyle mânâsız düşmanlık, böyle abuk sabuk öfke, burnu sivilceli bir ergenin resmi değilse nedir?
Bütün medeniyetler hep birlikte söylemiştir oysa: Negatif mizaçtan şifa gelmez insana!
TRT radyoları Klasik Batı Müziği'nde yaptığı gibi çatır çatır caz külliyatı çalıyor, tabii tık yok 'negatif' uzayda. *** Öbür taraftan FETÖ'cü kumpaslar ortaya çıktıkça -ki bu örgütü çökertenin kimler olduğu biliniyor- bazıları hüngür şakır: 'Biz süt gibi masumuz tillahi' diyerekten...
İyi, güzel de canım kardeşim bu ülkede bu darbeleri kim yaptı? Seçilmişlere kim dirsek attı? Postmodern tostmodern işleri kim becerdi? Kim daha öncekilere ettiğini, Erdoğan'a da etmek istedi de, edemedi?
Sahi Kemalistler, darbeci geçmişleriyle ne zaman yüzleşecekler, orası da bir muamma...
Cevapsız sorularımız var kafamızda.
Finalde gördüğümüz, karşısındakini hiç ciddiye almayan bencil, ergen hâller. *** Misal, karanlık tabiatlılar "şunlar çocuk taciz etti" diye bir şayia çıkarıyor, hop millet sokakta dövecek göçmen arıyor! Bu kadar çabuk gaza gelmek bir ergenlik durumu mudur, evet öyledir...
Toplum olarak temyiz kudretimizin derecesi nedir, sorusu tehlikeli bir sorudur bu noktada.
Esasen sivilceli psikolojiler hepimize sirayet etmiş vaziyette. Bunun yaşla başla alâkası yok.
Herkes kendinden biliyor, zor zanaat büyümek, sorumluluk almak, ergin olmak, bir ihtimal reşit olmak. Bir de kendini bulmak, kökünü keşfetmek meşakkat isteyen bir kondisyon.
İstiaren bakarsak, tıfıl çocukların hormonâl hadiselerini anlamamak namümkün! Şüphesiz bir hoşgörü gösterilmeli kendilerine. Ya kazık kadar adamlar? 'Puhuhahaha' şeklinde yaşayan dijital tipler, ya onlar?
Onu diyorum, bir 'Olgunlaşma Enstitüsü' lâzım hepimize. Kurulsun, ilk kaydı ben yaptıracağım, söz size...