Arkası gelmez dertlerimin...
ARTIK UZAKTAN BAKIYORLAR
1998-1999 sezonunda Galatasaray ile aynı grupta olan A. Bilbao uzun yıllar kupalara uzak baktı. Bask kulübü 100 yıllık yeminini bozdu ve gün geldi formasına reklam aldı. Gruptaki bir diğer takım İtalyan devi Juventus 2003 yılında Şampiyonlar Ligi'ni kazandı ama 2006 yılındaki skandalın faturasını ağır ödeyip ikinci lige düşürüldü. 1999-2000 sezonunda Galatasaray, gruptan Milan, Chelsea ve Hertha Berlin ile eşleşti. Ön elemede elediği Rapid Wien temsilcisi olduğu Avusturya'nın diğer takımları gibi 2000'li yıllarda hep yutulan küçük balık oldu. Hertha Berlin 1997'de çıktığı 1. Lig'den geçen sezon düştü ve Şampiyonlar Ligi'nin cıngılı artık çok uzaklarda çalıyor. Şampiyonlar Ligi'ne hep katılmak, Kaka ve Shevchenko ikilisini 100 milyon avroya satmak Milan'ı ayakta tuttu. Chelsea, 2003'e kadar orta siklet bir İngiliz kulübüydü. Abramoviç, 8 yılda bir milyar avroya yakın para harcadı ve Chelsea 50 yıl sonra şampiyonluk sevinci yaşadı. Rus milyarderin futbol aşkı (!) olmasaydı bugün 'Chelski' de yoktu! Milan'ı devirip yola UEFA Kupası'nda devam eden Galatasaray'ın önündeki ilk engel Bologna idi. İtalyan ekibi bir daha öyle bir kadroya sahip olamadı ve Şampiyonlar Ligi'ne uzaktan bakmanın faturası altı yıl sonra çıktı. Bologna küme düştü! B. Dortmund'un arkasından çeyrek finaldeki rakip İspanyol Mallorca'ydı. Bir yıl sonra Şampiyonlar Ligi'nde oynayan Mallorca sonraki 10 yılda ilk dörde giremedi bile. 2008 yılında girdiği ekonomik krizin faturası bu sezon başında çıktı. UEFA, Mallorca'yı borçları nedeniyle Avrupa Ligi'ne almadı. Galatasaray'ın yarı finaldeki rakibi Leeds United'dı. Harry Kewell'lı kadro Avrupa'da '2000'lerin takımı' olarak lanse edilmişti. 12 yıl Premier Lig'de oynayan Leeds United, sahip değiştirdi ve sahadaki başarısızlığın faturası ağır çıktı. Takım, bir alt lige düştü. Orada da kalamadı ve 2007 yılında bizim tabirimizle 3. Lig'in yolunu tuttu. Leeds şimdi 2. Lig'den Premier Lig'e çıkma hayalini kuruyor. Şampiyonlar Ligi ise onlar için bir rüya... Finaldeki Arsenal ise son 10 yılda Şampiyonlar Ligi'ne adeta serbest giriş kartı çıkarttığından, yeni stadına da kavuştu, her sezon zirveye de oynadı.
DEVİR DEĞİŞTİ
Nantes ve Real Sociedad da yakın tarihte kendilerini ikinci ligde buldular. Deportivo La Coruna, Lazio ve Paris Saint Germain ise taraftarını ancak tozlu kulüp tarihleriyle mutlu ediyorlar... Honved, Partizan, Kızılyıldız, S. Bükreş, Monchengladbach, Saint Etienne, Nottingham Forest... Onlar siyah-beyaz ekranların efsane takımlarıydı. Renkli televizyon günlerinde ortalıkta görünmediler. Şampiyonlar Ligi bir devri kapattı futbol tarihinde. Şimdi yeni bir dönem açılıyor hem Şampiyonlar Ligi'nde hem de HD ekranlarıyla televizyon dünyasında... Siyah-beyaz ekranlara gömülenler gibi olmak istemeyen; Şampiyonlar Ligi marşını yılda en az üç kez statlarında çaldırmak zorunda... Yoksa; Erkin Koray'dan gelir o zaman: "Arkası gelmez dertlerimin..."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.