Yarın gel bizde başla...
Bir an için öğretmen olduğunuzu hayal edin, karşınızda okuma yazma öğreteceğiniz 25 çocuk var. Okul yönetimi eğitim yılı başladıktan bir ay sonra işinize son veriyor ya da siz daha iyi teklif var diye istifa ediyorsunuz. Bırakın karakterlerini keşfetmeyi, adlarını ezberleyemediğiniz çocukları ardınızda bırakıp gidiyorsunuz ya da gitmek zorunda kalıyorsunuz.. Bu kadar kolay mı diyebilirsiniz? Öğretmenlikte olmasa bile teknik direktörlükte bu kadar kolay. Sezona kötü başlayıp üç mağlubiyet aldığınızda kulüp başkanı futbolu sizden daha iyi bildiği için değil, ayak değişsin diye bir başka teknik adamı yerinize getiriyor. Ya da siz beş galibiyetle başlayınca, zorda olan bütçesi büyük kulübün reddedilemeyecek teklifine evet diyorsunuz..
***
***
***
Avrupa'da teknik direktörlük diplomaları kadar liyakat da bu mesleğin olmazsa olmazı. Real Madrid'in efsane futbolcusu olabilirsiniz ama teknik adam olacaksınız size önce 13-14 yaş grubunu verirler. Bizde ise futbolculuk yıllarındaki şöhretini yitirmek istemeyenler, sürekli kameralar önünde olmak isteyenler dün bir bugün iki, teknik adam olup Süper Lig'de takım ararlar. Çoğunun da işi zordur, çünkü takım sayısı 18, havuzdaki hoca sayısı 20-22'dir. Birileri ben bu işi bırakıyorum diyene kadar da kontenjan açılmaz elbette. Bizde üst seviye liglerde 30'larının başında olan teknik adam yok. Futbolcuların 35'inde kramponlarını asıp, UEFA Pro Lisansı almalarını bekliyoruz, ona da gerek yok aslında, yardımcı antrenörün lisansıyla görev yapıp, eşofman giyemeyenler var... Çok eskiye gitmeyeceğim, son 20 yılda Süper Lig'de kaç Türk teknik adam oyuncu yetiştirmeyi bırakın geliştirmek için çaba gösterdi? Bir elin parmakları kadarlar değil mi? Peki kaçı bir sezonda üç takım çalıştırdı, Nisan ayı geldiğinde Superman pelerini takıp "Bu takım düşmeyecek" diye son altı-yedi haftada göreve geldi!... Teknik direktörlere, bir sezonda iki takımda çalışamazsınız kuralını getirelim, teknik adam değiştiren kulüpler bir galibiyete 3 milyon TL prim verilen ligde federasyonun amatör kulüpler bütçesine 10 milyon TL tazminat ödesinler... Kötü ve iyi karakterleri hep aynı olan vasat Yeşilçam filmleri gibiyiz futbolda bu teknik adamlarla. Yeni senaryolara, yüzlere, Yavuz Turgul'lara ihtiyacımız var yeşil sahada... Bir de bunu deneyelim, bakalım kaç otel suiti boş kalacak bir sezonda?Ayrıntılar için lütfen tıklayın.