REFİK ERDURAN

Kim bilir kimlere danışıyor?

Yakın geçmişimizde en çok ruh yarası almış kişi Zekeriya Sertel'dir.
Halide Edip'in eğitim amaçlı düzenlemesiyle gittiği Amerika'da tam "Batılı liberal" oldu. Eşi Sabiha ise oradaki üniversite çevrelerinde solculuk öğrendi.
Karı koca yurda dönüp taze Mustafa Kemal iktidarına hizmet sundular. Zekeriya hükümet sözcüsü gazetenin başına getirildi. Ama gerekli görülen sansürcü anlayışa karşı çıkınca uzaklaştırıldı. Bilimsel yaklaşımla sosyal projeler geliştiren Sabiha'yı da Latife Hanım kıskanıp yoluna taş koydu.
Öylece ilk darbeyi Ankara'da yiyen Serteller İstanbul'da gazeteciliğe başladılar. Çok da başarılı oldular. Başına geçtikleri Tan en etkin gazeteler arasına girdi. Akıntılara uygun kürek çekselerdi başka medya kodamanları gibi sefa sürerlerdi. Solculuk gayretiyle günün bütün güç odaklarını karşılarına alıp yıllar yılı şövalyece yayın yaptılar.
Sonunda yıkıcı tekme faşizmden geldi. Hüseyin Cahit türü hükümet kalemşorlarının "Kalkın ey ehli vatan" başlıklı kışkırtmaları ve derin devlet tertipleriyle "galeyana gelen gençler" Tan gazetesi ve matbaasını yok ettiler.
Ülkede can güvenlikleri kalmayınca Avrupa'ya, sonra Rusya'ya giden Sertel çifti en beklenmedik tokadı orada yedi. Yüzlerine bakan olmadı pek. Hastalanan Sabiha'yı Stalin yandaşlarının ağırlandığı beş yıldızlı tedavi cennetlerine değil de, koridorlarında proletaryanın süründürüldüğü pis hastanelere aldılar. Azerbaycan'a sığınan aslan yürekli kadın orada yurt özlemiyle kahrolarak öldü.
Türkiye'ye dönmeye çalışan Zekeriya tekrar tekrar reddedildi. Fransa'da zor yıllar geçirdikten sonra lütfedilen izinle gelebildi ama burada da sanal solun ihanetiyle karşılaştı. Stalin uşağı Laz İsmail'den talimat aldıkları için kendilerini fahri komünist sayan ahmaklar hasta ihtiyara hakaret yağdırdı. (Nâzım'ın maskeli düşmanı olan İsmail onun bütün yakınlarını tehlikeli görüyordu). Zekeriya da kalbi kırık öldü.
Acıklı geçmişinde meğer bilmediğim bir darbe de "liberal" Amerika'dan gelmiş. Bunu onun üstüne ayrıntılı ve belgelere dayalı bir incelemeyi tamamlayan Prof. Korkmaz Alemdar dostumdan öğrendim. Yayımlamadan bana göndermek nezaketini gösterdiği metinden anlaşılıyor ki Tan' ın tahribinden sonra Serteller Amerika'ya iltica etmek istemiş ve oradan da hayır yanıtı almışlar.
Neden? Çünkü elçinin danıştığı Ahmet Emin Yalman "komünist eşinin etkisiyle" Zekeriya'nın Amerikan çıkarlarına zarar verebileceğini söylemiş...
Şimdiki elçiye kızmayın. O da insan. Bizim ortamımızın etkisinde.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.