REFİK ERDURAN

Dayan Memecan!

İnsanoğlunun ağlanmayıp da gülünecek hallerini zekice alaya almak şartıyla her şey ama her şey mizah malzemesi olabilir. Ölüm içeren konular bile.
Ahrete göçmüş kişileri bulut üstünde gösteren karikatürlere, cehennem kapısındaki Temel fıkralarına, Azrail'li şakalara, tabutun nasıl taşınacağı sorusunu "İçinde ben olmayayım da" diye yanıtlayan Hoca'ya gülümsemez miyiz?
Sözü Çarşamba günkü karikatürüyle beyaz kesimimizde öfke fırtınası kopartan Salih Memecan'a getireceğim.
Onunla yollarımız bir tek kere kesişti. Yıllar önce Amerika'daydı. Uzun uzun konuşmuştuk. Zarif, nazik, geniş ufuklu bir delikanlıydı. "Umarım buralarda kalmaz da memlekete döner" diye düşündüğümü hatırlıyorum.
Döndü. Zamanla zehir gibi karikatürist oldu. En beğendiğim özelliği rotasını ortamdaki modaya uyarak değil, somut gerçeklere bakarak bağımsızca çizebilmesi.
Nedir "ortam"? Yazar, çizer, "sanatçı" manatçı takımı için beyaz kesimdir. Sömürücü-vesayetçi ortaklığının musluk başlarını tutmuş olanların nabzına göre şerbet verirseniz övülür, ödüllenirsiniz.
Vermezseniz? En iyi olasılıkla görmezden gelinirsiniz. Kötü olasılıkla? Bahane bulunduğunda linç edilirsiniz.
Toplu saldırılara uğramayı göze alabilen gerçek aydınlarımızın sayısı çok değil. Salih Memecan onlardan biri.
Türkiye'de yaşının doğal başkaldırı güdüsüyle ve kimi zaman haklı itirazlarla sesini duyurmak isteyen gençler de var, onları hinoğluhince hesaplarla ateşe iten kart kurtlar da. Kargaşada kaçınılmaz felaketler yaşanıyor, kayıplar veriliyor. O zaman kınalı kuzu pozu takınan o kurtlar sevinçle uluyarak "Kalkın ey insan haklarının savunucuları" diye demokrasi marşı söylemeye başlıyorlar.
Patırtı konusu karikatürdeki çizgileriyle Memecan bu namussuzluğu zıpkınlamış ustaca. Kanlı keşmekeş organizatörü herif "Sen taş atacaksın, sen Molotof kokteyli, sen barikat kuracaksın" diye gençlere iş bölümü talimatı verirken birine de "Sen öleceksin" diyor.
Kapkara mizah tabii. Çünkü yansıttığı durumumuz da insana karalar bağlatacak terslikler içermekte. Eleştirinin sivriliği ile hedefteki çirkinliği birbirine karıştırmamak özel dikkat istiyor.
Balçiçek İlter'in zekâsına hayranlığımı başka bir vesileyle dile getirmiştim. Perşembe gecesi ekranda "O karikatüre gülümseyemedim" dedi. Nüans onun bile gözünden kaçmışsa işimiz zor.
Duydum ki sosyal medya denilen gayya kuyusunda pervasız karikatüristimiz için ölsün diyenler çokmuş.
Kuru gürültüye aldırma, Memecan. Sakın ölme. Zıpkınların ucunu daha da sivrilt. Haklı atışa devam!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.