İki lider
İkisi de aynı tarihlerde iktidara geldiler. Biri 27 Ekim 2002'deki seçimde, öbürü bir hafta sonra, 3 Kasım 2002'deki seçimde.
İkisi de nekahet dönemini yaşayan iki ülke devraldılar. Biri ağır bir kriz sonrasında Devlet Başkanı Fernando Henrique Cardoso'nun ülkeyi yeniden yapılandırma programının artçı sarsıntılarını yaşıyordu. Öbürü Devlet Bakanı Kemal Derviş'in ekonomiyi yeniden yapılandırma programının şok tedavisinin altından kalkmaya çalışıyordu.
İkisi de iktidara gelirken siyasal ve ekonomik istikrar taahhüt ettiler. İkisi de ekonominin oyuncularına, küresel piyasalara, uluslararası kuruluşlara güvence verdiler.
İkisi de 8 yıllık iktidarlarında ülkelerini küresel aktör konumuna getirdiler. Ve de yolları kesişti: G-20'ye birlikte girdiler, BM Güvenlik Konseyi'nde ve İran nükleer krizinde birlikte çalıştılar, IMF'de birlikte lobi yaptılar.
Bu ikili Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan.
Şimdi bu ikiliden biri, Lula veda ediyor: Bugün yapılacak seçimle. Çünkü Brezilya Anayasası bir başkanın görev süresini iki dönemle (8 yıl) sınırlıyor.
Yoksa halkın desteğinde, güveninde zerrece erozyon yok. Anayasa izin verse oyların en az yüzde 80'iyle yeniden seçilecek. Lula siyasete veda ediyor ama tarihe iri adımlarla girdi bile. Sadece halkının değil, dünya medyasının alkışları eşliğinde.
Son günlerde onunla ilgili yığınla yazı, yorum okudum. Hepsi de sanki övgü yarışına girmişlerdi. Ama fazlasıyla hak edilmiş övgü sağanağı bu. Buyurun Lula'nın 8 yılının bilançosu:
Ve dünyanın tüm iktisatçıları, analizcileri, uzmanları, siyasileri, akademisyenleri aynı görüşte: Brezilya 2020'de dünyanın 5'inci büyük ekonomik gücü olacak.
Okuma-yazma bilmeyen ve kalabalık bir ailenin 7'nci çocuğu olarak dünyaya gelen, ilkokuldan terk, 11 yaşında sokaklarda portakal, sakız, taneyle sigara satarak ekmek parasını kazanmaya çalışan, 12 yaşında bir tekstil boyahanesinde iş bulabilen, fabrikadaki paydostan sonra ayakkabı boyacılığı yaparak ek gelir sağlamaya uğraşan, 14'ünde bir otomobil fabrikasına giren, sağ elinin bir parmağını frezeye kaptıran Lula, acıyla öfkeyle başlayan hayattan müthiş bir rövanş aldı.
Başbakan Erdoğan da "2011'deki genel seçimde son kez milletvekili adayı olacağını" söylüyor. O gün geldiğinde elbette onun döneminin de bilançosu çıkarılacak.
Ama onun da şimdiden hakkını teslim etmek gerekirse, Brezilya'nın 5'inci sıraya yerleşeceği 2020'nin en büyük 10 ekonomisi arasında Türkiye de yer alacak. Erdoğan'ın ve kadrosunun performansı sayesinde...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.