Kim doğru yolda?
İlk olarak Erhan Altın ayrıldı; şimdi de Nurullah Sağlam... Bir hocayla daha anlaşacaklar ve 10 haftada üç teknik adam çalışmış olacak Denizlispor'da...
SAĞLAM'IN istifasıyla giriş yapalım. Nurullah Hoca'nın artık eski kulübü olan Denizlispor'a bir gönül bağı varmış. Maddiyatı gözetmemiş. Ekibiyle kader ve emek birliği yapmış. Peki aldığı ikinci mağlubiyette ne olmuş? Başkan inmiş soyunma odasına! Oyuncuların gözleri önünde onur kırıcı bir söz sarf etmiş Sağlam'a... Sonuç: İstifa!
LİGİN iyi yerli hocalarından bir tanesidir Nurullah Sağlam... Sistemlidir; kendi sistemini yaratır, takımına oturtmak için çabalar. Ruhunda birlik ve beraberlik vardır. Başarıya da inançlıdır. Bazı hastalıkların kronikleştiği bir kulübe geldiğinde, "Doğrularım uğruna işimi kaybetmekten korkmam" diyecek kadar açık sözlü, Erhan Altın'ın kovulmasına neden olan ilk üç hafta için ise, "F.Bahçe, G.Saray ve Kayseri'den puan alamamak, başarısızlık değildir" açıklamasını yapacak kadar cesurdur. İletişime son derece açık, vizyonu da oldukça geniştir.
ÖZETLE, tıpkı soyadı gibidir ve iyi teknik direktördür Nurullah Sağlam...
NURULLAH Hoca, takımı adına doğru yolda olduklarından şüphe duymadığını ifade ediyor ayrılırken... Peki sizce doğru yolda olmayan; 'sağlam' olmayan kim?
TEKNİK adamlar mı, yoksa 2005'in Kasım ayında başına geçtiği Denizli'de son 4 sezonda 9 farklı teknik adamla çalışan Ali İpek mi? Başkan kızacak ama bu işin sonu yok!
SAYIN Ali İpek; Capello'yu, Hiddink'i getirsen kaç yazar o takıma?
BİZİM Hoca'lar üzülerek istifa ediyorlar; biz üzülerek yazıyoruz. Hep aynı nakarat!
TAMİRİ İMKANSIZ KIRIKLAR
TEKNİK adamlardan söz etmişken en taze tartışma için de pencere açalım. Milli Takım'ın başına kim geçecek? Yerli mi, yabancı mı?
ESAMESİ dahi okunmuyor, gençlerle Avrupa Şampiyonluğu yaşayan; istikrar abidesi Abdullah Avcı'nın... Neden? Çok düzgün adam da ondan. Bize Daum gibisi gerek! Çıkıp şov yapacak ki, baş tacı yapalım!
İSMİ bile anılmıyor Türk futbolunda yetiştirdiği gençleri şimdi gururla seyreden Samet Aybaba'nın... Rıza Çalımbay'ın, Ziya Doğan'ın... Ciddiyetle bir tek Ertuğrul Sağlam'ın adı geçiyor, o da 'ille de yabancı' düşüncesine kırılıp, "Bursa'da planlarım var" diyor.
TAMİRİ imkansız kırıklar vardır insan hayatında... Nerede oluşur bu kırıklar? Yüreklerde... Mesela Nurullah Sağlam'ın, Yılmaz Vural'ın ve daha nicelerinin yüreğinde... Bizim, Türk futbolunun gerçek emekçilerine; kendi hocalarımıza davranışlarımızın da farkı yok. Kırıyor, döküyoruz acımasızca...
YAKIN geçmişte iki yazı var. İlki Haşmet Abi'ye (Babaoğlu) ait: Yabancı hocalar neyi yapamıyor? Diğeri ise Ercan Güven'e: Zorla yabancı hoca getirecekler?
Kaçırdıysanız tavsiye ederim.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.