Huzuru ve İstİkrarı bozmak için yaptılar
Beşiktaş-G.Saray derbisi Türkiye üzerine düzenlenmiş, global bir operasyonun futboldaki tezahürüdür. Türkiye'de huzuru ve istikrarı, yok etmek ve sarsmak isteyen belli güçler, artık futbol sahalarına girmişler ve bu konuda da ilk olarak Beşiktaş-G.Saray derbisini seçmişlerdir. Üstelik şartlar da çok uygundu. Olimpiyat Stadı, her yönüyle Türkiye için yüz karasıdır. Bırakın yoldan, dağdan bayırdan bile ulaşmanın çok zor olduğu bir stada 70 bin kişi toplanmış. Maç öncesi kim olduğunu bilmediğimiz yüzlerce hatta binlerce insan turnikeleri kırıp, içeri girmişler ve o kritik anı beklemişlerdir. Beşiktaş mağlupken son dakikada da maalesef görevlerini yerine getirmişler ve Beşiktaş'ın başını büyük bir belaya sokmuşlardır.
Fiilen mağdur olan taraf Beşiktaş'tır ama stada turnikelerin kırılıp, biletsiz girenleri engellemek, stat içi güvenliği sağlamak da Beşiktaş'ın görevi olduğuna göre kağıt üzerinde Beşiktaş suçludur.
Bence yönetmelikte yazan cezanın en alt sınırı verilmelidir. Zira gerçek Beşiktaş taraftarının bu işle bir ilgisi yok. Gerçek futbol taraftarı ve daha ligin 5. maçında üstelik liderken, üstelik rakip takımdan bir oyuncu sahadan atılmışken sahaya girmez. Bu tablo futbolda doğal nizama aykırıdır. Bundan dolayı Federasyon cezayı verirken çok hassas davranmalıdır.
***
Bu olayın önümüzdeki haftalar Beşiktaş'a nasıl yansıyacağını kestirebilmek kolay değil... Çünkü belli bir süre seyircisiz ve hatta tarafsız bir sahada bile oynayabilirler. Eğer bu dönemi kayıpsız ya da çok az bir hasarla atlatabilirlerse problem yok. Ama kayıplar, art arda geldiğinde toparlamak biraz zaman alacaktır.
***
Tabii ki bu kanunun faydası var. Hatta bu kanun daha da sertleşmek zorunda. Futbol Federasyonu Başkanvekili Ufuk Özerten'in görüşüne katılıyorum. Kötü bir amaçla sahaya girip, yeşil çime basan taraftarın cezası çok daha ağır, çok daha caydırıcı olmak zorundadır. Bunun karşılığı, yüksek para cezası ya da hapis ve ömür boyu statlara girmeme gibi sportif ve adli cezalar olabilir.
Türk sporunda şike, doping, stat terörü gibi tüm olumsuzluklar mutlaka dünya basınında yer alıyor. Alması da çok doğal çünkü iletişim çağında yaşıyoruz. Bütün bu skandallar, Türk futboluna olduğu gibi Türk sporuna da mutlaka az ya da çok zarar vermektedir. Doğal olarak bu olumsuzlukları rakiplerimiz tarafından alınabilecek organizasyonlarda aleyhimize koz olarak kullanılması da bir dünya gerçeğidir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.