Mertens ve Yunus vasattı
Küme düşme hattındaki Hatay deplasmanında galibiyet serisine son verip, Avrupa Ligi'nde 6 maçta 1 gol atmış D.Kiev'den kalende 3 gol görüp, benzer tabela senaryosunu bu sezon 4. kez yaşarsan, üstüne bir de 7 şampiyonluk kazanmış kulüp tarihinin en çok forma giyen ismini, Muslera'yı taraftar yuhalarsa, yetmedi iki maç arasını transfer dedikoduları, gelmeyen imzalar ve yöneticilerin ego savaşlarıyla geçirirsen Rams Park'ta cezalı 20 bin taraftarın yerini doldurmuş dolu tribünlerin önüne gergin çıkarsın. İki maçtaki Berkan denemesinden vazgeçip, Kaan Ayhan ile başlamak doğru karardı. Sara'nın yokluğunda üretkenlik getirecek isimler Mertens ve Yunus'un yine vasatın altında kalan oyunları, Halil Umut Meler'in zırt-pırt çaldığı düdüklerle birleştiğinde futbol adına can çekişen bir 45 dakika izledik. Buruk'un beklerinin çizgiyi kullanmadığı savunmada Sallai'nin, Yusuf Erdoğan karşısında yavaş ve titrek kaldığı yarının pekiyi alanları 26 uzaklaştırma yapan defans göbeği ve penaltıyı getiren pozisyonda ekmeğini taştan çıkartan Osimhen idi.
İkinci yarıda biraz kıpırdasa da G.Saray yine soru işaretleriyle dolu bir 45 dakika oynadı. Bardağın dolu tarafında uzun zamandır kalesini gole kapatan bir Okan Buruk takımı izledik, Konya'nın isabetli şutu yoktu. Ahmed Kutucu ilk maçının heyecanına yenik düştü ve top ayaklarına dolandı. Maçı 3 stoperle bitiriyorsa G.Saray, yolunda gitmeyen şeyler vardır elbette. 3 puan mühim ama Amsterdam'daki sınav için yolu aydınlatan bir futbol farı yok maalesef…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.