..Ve Korhan Abay!..

Bu ülkede sanat olayı oldu mu, nöbetçi sunucudur Korhan Abay.. Sanatın içinden geldiği, sanatı bildiği, dil bildiği ve sunuculuğu bildiği için.. Sahneye ve mikrofona yakıştığı için..
Afife Ödül Törenlerinin sözleri sık sık alkışlarla kesilen "Yaramaz Çocuğu"
Korhan, Altın Portakal'da nasıl akıllı usluydu, inanmazsınız..
Demek sunum yaptığı zemin ve zamana göre hazırlıyor, konuşmalarını..
Onun bu kadar renksiz, bu kadar hicivsiz, takılmasız bir açılış yaptığını hatırlamıyorum..
O da mı sansürlüydü acaba?.
..Ve de baktık, dil bilgisini de unutmuş..
Açılış Töreninin en ilginç yanı, Ellen Burstyn'ı sahneye davet ettiği andı.. Oscarlı büyük oyuncu, bugüne dek ülkemize gelen en büyük sinema sanatçılarından biriydi.
Korhan ona özel ilgi göstermeliyken, dinlemedi bile.. Öyle saçma sapan, öyle baştan savma, öyle yanlış tercüme etti ki sözlerini..
Burstyn "Bu ülke 40 yıldır rüyalarımı süslüyor. Nihayet gelebildiğim için o kadar mutluyum ki" diyor. Korhan dümdüz çeviriyor.. "Ülkemize geldiği için çok memnunmuş."
Burstyn "Daha önce iki kez gelecektim, son dakikada bir aksilik çıktı, gelemedim.
Bu defa da öyle olacak diye korkuyordum" diyor. Korhan "Daha evvel iki kez gelmiş" diye çeviriyor..
Burstyn'le söyleşip sahnede kalmasını uzatacağına sanki bir an önce çekip gitmesini ister gibi davranıyor..
Ülkemize her gün on Burstyn geliyor ya!..

***
Bu arada, hala ve hala sürüyor "Sansür" tepkileri.. Ama hala bir, tek bir babayiğit çıkıp da sansür edilen lafları söyleyemedi..
Sevgili Mert Fırat.. En başarılı sanatçılarımızdan birisin. Sen de çekmişsin filmini, altına imza attığın açıklamayla, sansüre tepki için.. Şimdi sana ismen soruyorum..
"Neyi sansür etmiş, festival, Mert?. Kısa filmden çıkarılan laflar ne, sen tekrar etsene.
Et de görsün ülke, sansür neymiş?."
Hadi yahu?. Bir yürekli adam yok mu ülkede "Bu lafta ne var" diye söyleyip, yazacak?..
Karanlıkta sallamayı bırakın da, konuşun..
Filmden çıkarılan laf neydi?.