Giriş Tarihi: 14.7.2013 14:33

Nesli korunmaya çalışılıyor

Dinozorlarla aynı dönemde yaşayan ancak neslini günümüze kadar devam ettirmeyi başaran Mersin Balığı'nın neslinin yok olmaması için çeşitli çalışmalar yürütülüyor

Sinop Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi, Mersin Balıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Doç. Dr. Serap Ustaoğlu Tırıl, son dönemlerde alınan tedbirler ve insanların bilinçlenmesiyle, mersin balıklarında yetiştiriciliğin avcılığın yerini aldığını belirtti.
Tırıl, yaptığı açıklamada, mersin balıklarının çok eski jeolojik dönemlerden günümüze kadar ulaşan bir hazine olduğunu söyledi.
Mersin balıklarının dinozorlarla aynı dönemde yaşayan canlılar olduğunu belirten Tırıl, şöyle devam etti:
"Dinozorların nesli tükendi ama mersin balığı bugünlere ulaştı. Yok olmak üzereler, onları korumak zorundayız. Mersin balığının insandan başka hiçbir düşmanı yok. Çok güçlü bir yapıya sahiptir. Jeolojik devirlerden günümüze ulaşması da bunu kanıtlıyor. 20'nci yüzyıldaki barajlar, HES'ler, aşırı avcılık, su kirliliği, habitattaki bozulmalara karşı direnmiş ve hala direnme gösteren bir balık türü. Bu da mersin balıklarına hakettikleri önemi vermemiz gerektiğini gösteriyor.".

"KARADENİZ'DE YAŞAYAN BAZI TÜRLERİ YOK OLDU"
Araştırmalara göre Karadeniz'de yaşadığı bilinen 5 mersin balığı türünden ikisinin yok olduğunu, geri kalan üç türe de nadiren rastandığını anlatan Tırıl, şu bilgileri verdi:
"Alman mersini ve şip denilen türler yok oldu. Karadeniz'de artık sadece Rus mersini, mersin morinası ve sivrişka diye adlandırılan türler kaldı. Mersin balıkları, havyarı nedeniyle çok değerli. Uluslararası bir öneme sahip ve ülkemizin de imzaladığı uluslararası sözleşmelerle koruma altında alındı. Avcılığı tamamen yasak ama bazen balıkçılarımızın ağlarına tesadüfen takılıyor. Ağdan yüzde 99 canlı çıkabilen balıklar. Çünkü çok güçlü yapıları var. Böyle bir durumda balıkçımızın balığı denize geri salması gerekir."

"AVCILIK YERİNE DAHA ÇOK ÜRETİM YAPILIYOR"
Doç.Dr. Tırıl, 1980'li yılların sonlarında dünya çapında yüzde 90'ı Hazar Denizi'nde olmak üzere yılda yaklaşık 30 bin ton mersin balığı avlandığını kaydetti.
Dünya Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) istatistiklerine göre 2011 yılında dünya çapında 408 ton mersin balığı avlandığını vurgulayan Tırıl, aynı yıl içinde 52 bin 49 ton mersin balığı yetiştirildiğini sözlerine ekledi.

YETİŞTİRİCİLİĞİN AVCILIĞIN YERİNİ ALDIĞINI ANLATAN TIRIL, ŞUNLARI SÖYLEDİ:
"Çünkü mersin balıklarının doğal üreme şansı yok denecek kadar azaldı. Üremek için hala nehirlere giren balıklar ise baraj ya da HES'ler nedeniyle üreme alanlarına ulaşamıyor ve neredeyse tamamen kuruyan nehir yataklarında gafil avlanıyorlar. Böyle bir durum geçen yıl Yeşilırmak'ta yaşandı. Belki de son kalan balıklardan biriydi.Tek amacı 30-40 yıl önce barajlar yokken yumurtadan çıktığı nehirde üreyerek neslini devam ettirmekti ama başaramadı. Yapay tedbirlerle bu balıkların neslini devam ettirmeye çalışmaktan başka seçenek kalmıyor. Kültür şartlarında mersin balığı yetiştirmek gerekiyor."

"ÜREMEYE ÇALIŞAN MERSİN BALIKLARINA ŞANS TANINMALI"
Türkiye'de son yıllara kadar mersin balıklarının üretilip yetiştirilemediğini belirten Tırıl, 2011 yılında FAO desteği ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın yürütücülüğünde DSİ'nin Yedikır'daki üretim istasyonunda Rusya Federasyonu'ndan getirtilen yumurtalar başarıyla kuluçkalanarak yaklaşık 60 bin mersin balığı yavrusu elde edildiğini kaydetti.
Üretilen yavruların 5 bin adedinin Yeşilırmak'tan, 5 bin adedinin ise Sakarya nehrinden markalanarak doğaya salındığını anlatan Tırıl, "Bu balıklar Karadeniz'de dolaşıyorlar ve zaman zaman ağlara takılıyorlar. Duyarlı balıkçılarımız tesadüfen yakaladıkları markalı balıkları tekrar geri salarak bize haber veriyorlar. Balıkçılarımızın bu hassasiyetlerini sürdürmesini istiyoruz. Her ne kadar mersin balıklarının neslini devam ettirmek için kültür balıkçılığı gibi yapay tedbirlere ihtiyacımız olsa bile asıl yapmamız gereken hala Yeşilırmak'ta üremeye çalışan balıklara şans tanımaktır" diye konuştu.

MERSİN BALIĞI YETİŞTİRİYORLAR
Kızılırmak üzerinde bulunan Altınkaya Baraj Gölü'ndeki alabalık üretim tesislerinde mersin balığı yetiştirmeyle başlayan Muhammet Kıyak, yaklaşık 300 adet mersin balığı yetiştirdiğini anlattı.
Yavru olarak aldığı mersin balıklarına iki yıldan beri baktığını dile getiren Kıyak, "Kafes balıkçılığı yapıyoruz. Tesisimizdeki balık kafeslerinin yanına mersin balıkları için de bir kafes yaptık. Yavru olarak aldığımız balıklar iki yıl içinde 6-7 kilo ağırlığında gelmeye başladı. Mersin, çok dirençli bir balık türü. Çok zahmet gerektirmeyen ve gelişimini sürdüren balık türü. Deneme amaçlı olarak yetiştiriyoruz. Beş yıl bakacağız, eğer başarı sağlarsak üretimini artıracağız" ifadelerini kullandı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.