Geçen gün bir aile dostumuzun yüksek lisans başvurusu yapacak kızı; öğrenci işlerinden istenen dilekçeyi yazamayınca babasını arıyor ve telefonda, hayatının ilk dilekçe yazma dersini alıyor.

KALEM-KAĞIT YOK!
Aynı günün akşamı, internet sitelerine kağıt ve kalemle yazmanın, artık hayatımızdan hızla çıktığıyla ilgili bir haber düştü.
Hatta, 18-35 yaş arasındakilerin, not almak ve karalamak dışında yılda ortalama olarak sadece iki kez kağıt ve kalem kullandığı bile tespit edilmiş.
İş yerlerinde, bilgisayarların yanlarındaki not kağıtları da yavaş yavaş hayatımızdan çıkıyormuş.
Türk eğitim sistemi, karakterli yazı yazmayı öğretmez maalesef.Bu yüzden Türk genci, önüne anı defteri kondu mu ecel terleri döker.
Çoğumuzun el yazısı dandiktir çünkü... Oysa gelişmiş ülkelerde okuma-yazmayla beraber, karakterli el yazısı yazmayı da öğretirler.

YAZI TARİH OLACAK!
Hâlâ kağıttan, kalem satın almaktan, o kalemleri teker teker açmaktan zevk alan kalmış mıdır bilmiyorum ama bu hızla devam edersek; 50 yıla insanoğlunun yazı yazma alışkanlığını yitireceği senaryoları daha bir inanılası olmaya başlıyor...