Bir gün Türk insanının ekmek arası kültürü yabancı yatırımcıyı çekecek deseler kimse inanmazdı herhalde. Ancak raporlar Türkiye'nin ekmek arası kültürünü avantaja çevirdiğini gösteriyor. Uluslararası denetim ve araştırma firması PricewaterHouseCoopers'ın Perakendecilik ve Tüketiciye Yönelik Ürünler Sektörü Lideri Adnan Akan, PwC'nin "Karanlığın içinde pırıltılar: Gelişmekte olan piyasalarda perakende ve tüketici ürünleri sektörünün görünümü" raporunda Türkiye'ye ilişkin sonuçları değerlendirdi. Akan Türkiye'deki ekmek arası yemek yeme kültürünün uluslararası fast food zincirlerinin rotasını Türkiye'ye çevirmesini sağladığını söylüyor.
146 KİLO EKMEK TÜKETİMİ
"Bir ülke ekmeğe ne kadar bağlıysa fast-food o kadar hızlı büyüyor. Uluslararası restoran zincirleri Orta ve Doğu Avrupa'da Rusya ile birlikte Türkiye'ye odaklanıyor" diyen Akan, yıllık kişi başına 146 kilo ile ekmek tüketiminin en yüksek olduğu Türkiye'de yemek katlarının olduğu alışveriş merkezlerinin artışının da büyük fast-food markalarının ülkeye girişini hızlandırdığını söylüyor. Bunun yanında Türkiye'de oluşmuş yerel fast-food zincirlerine de private equity'lerin talebinin artacağını dile getiriyor Akan. "House Cafe, Kahve Dünyası bu talepleri alan yerel zincirlere iyi birer örnek. Bu tip örnekleri daha çok göreceğiz" dedi.
TÜTÜN PAZARI HÂLÂ CAZİP
Türkiye'nin dünyanın altıncı büyük tütün pazarıyken sigara yasağı ve vergiler sonucu ilk kez bu yıl yüzde 1 küçülme yaşadığını belirten Akan, bu haliyle bile tütün pazarında Türkiye'nin ciddi bir pazar olduğunu dile getirdi. Akan tekstilde ise gerek yaşanan küresel ısınma gerekse düşen alım gücü nedeniyle giyim ve
ayakkabıda düşüş beklendiğini söyledi.