Yıllarca sürdürülen, başa kakılan kimi iddialar sessiz sedasız çöktükten sonra eski iddia sahiplerinin "sessizliklerini korumaları" normal de, zamanında bu iddialar için "yanlış" diyenlerin bugün hiçbir şey dememeleri tuhaf!
Bu tuhaflık, "üniversitelerde başörtüsü serbest bırakılırsa öyle bir mahalle baskısı oluşur ki, bütün kız öğrenciler başlarını kapatmak zorunda kalır" gibi yıllarca sürdürülmüş, hem de çok sert biçimde sürdürülmüş bir iddianın çökmesinden sonra yaşanıyorsa, iyice tuhaf!
Hatırlayın, daha iki yıl önce Tarhan Erdem ("bile" desem mi?), Taraf'tan Neşe Düzel'e verdiği söyleşide, "Üniversitelerde başörtüsü serbest bırakılırsa, iki yıl içinde başı açık tek bir kız öğrenci kalmaz" demişti, diyebilmişti.
Şimdi, sorun pratikte çözüldü. Aşağı yukarı iki yıldır üniversitelerde başörtüsü serbest. Fakat "mahalle baskısı"na dair en küçük bir haber bile çıkmadı üniversitelerden.
Bu aşamada geçmiş iddiaları bulup çıkarmak, kim ne demiş ulaşmak, sahiplerini bulup "şimdi ne diyorsunuz" diye sormak elvermez mi?