ABD Temsilciler Meclisi'nde Demokrat Parti Michigan milletvekili John Conyers, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan ve Türk Büyükelçiliği'nin bu anlamlı faaliyetini ve Büyükelçiliğin Washington'da ırk ayrımcılığıyla mücadeledeki tarihi rolünü takdir eden bir açıklamayı Kongre kayıtlarına geçirdi.
Siyahi milletvekili Conyers açıklamasında, ''Türk Büyükelçiliği, 1930'lu yılların başında başkentimiz Washington'da ırk ayrımcılığını caz yoluyla düzeltme yolunda bir seyahate başladı. Bugün, Türk Büyükelçisi Namık Tan ve Türk Büyükelçiliği'nin, Washington'ın tarihindeki ırk ayrımcılığına dair bu büyük hikayeyi gururla anlatmaya yönelik sürdürdüğü çabalarına takdirimi ifade etmek istiyorum'' ifadelerini kullandı.
Açıklamasında, o yıllarda bazı ''kızgın güneyli senatörlere'' rağmen, dönemin Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Mehmet Münir Ertegün'ün oğulları ve Atlantic Records plak şirketinin kurucuları Ahmet ve Nesuhi Ertegün'ün siyahi müzisyenlere büyükelçiliğin kapısını açmasından övgüyle bahseden Conyers, 1940'lı yıllarda büyükelçiliğin tarihi ve görkemli rezidansında düzenlenen konserlerle, aralarında daha sonra dünyanın en tanınmış müzisyenleri haline gelen bir grup siyahi caz sanatçısının enstrümanlarından çıkan nağmelerin yıllarca yankılandığına dikkati çekti.
Conyers, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği'nin bu geleneği anmak için 2011 yılı Mart ayında Ertegün Caz Serisi'ni başlattığını ve o tarihten bu yana hem gelecek vadeden hem de Roy Hargrove, Jonathan Batiste gibi tanınmış caz sanatçılarının katılımıyla 10 konsere ev sahipliği yaptığını hatırlattı.
Serinin 26 Şubat'ta düzenlenecek konserle 2013 yılında da süreceğine işaret eden Conyers, açıklamasında, ''Bu ay, Siyahi Amerikalıların Tarih Ayı'nı (Black History Month) kutlarken, Büyükelçi Tan ve Türk Büyükelçiliği'ni, Ahmet ve Nesuhi Ertegün'ün, ırk ayrımcılığını düzeltme ve caz müziğini dünya sahnesine sunmadaki önemli rolünü takdir etmesinden dolayı kutluyorum'' ifadesine yer verdi.
Büyükelçilik rezidansında 2 yıldır düzenlenen ''Ertegün Caz Serisi'' konserleri, özellikle Amerikalıların yoğun ilgisini toplamaya devam ediyor. Her defasında salonun tıkabasa dolduğu konserlerin izleyicileri arasında bugüne kadar, ABD Kongresi'nin çok sayıda üyesi, ABD yönetiminden üst düzey yetkililer, ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) İyi Niyet Elçisi ve dünyaca ünlü piyanist Herbie Hancock'un da aralarında olduğu birçok seçkin davetli yer aldı.
Serinin geçen Aralık ayındaki son konserinde dönemin ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da bir mesaj göndermişti.
Büyükelçilik rezidansı ile caz müziği arasındaki tarihi bağ
''Ertegün Caz Serisi'' konserleri, ırkçılığın ''hayal edilemeyecek kadar katı'' olduğu, siyahilerin mekanlara arka kapıdan alındığı ve birçok yerde beyazlarla yan yana oturamadığı 1930 ve 1940'lı yıllar Washingtonu'nda Büyükelçilik kapısını caz müzisyenlerine sonuna kadar açan Türkiye'nin ikinci Washington Büyükelçisi Münir Ertegün ile oğulları Ahmet ve Nesuhi Ertegün'ün anısına veriliyor.
Nesuhi ve Ahmet Ertegün, ırk ayrımcılığı nedeniyle siyahi vatandaşların şehrin büyük bölümüne giremediği dönemde onlarca siyahi caz sanatçısına prova yapmaları için Büyükelçilik Rezidansının kapılarını açmış, daha sonra ABD'nin en büyük plak şirketlerinden Atlantic Records'u kurarak, Ray Charles, Jesse Stone, Ben E. King, Neil Young ve Aretha Franklin gibi isimlerin meşhur olmasını sağlamıştı.
O dönem bir güneyli senatör, öfkeyle, Büyükelçi Ertegün'e bir mektup göndererek, ''Herkes bu siyahların ne olduğunu ve nasıl muamele edilmesi gerektiğini biliyor ama siz bunları ön kapınızdan sürekli içeri alıyorsunuz. Bu garip bir durum değil midir?'' sorusunu yöneltirken, Büyükelçi Ertegün senatörü hayretler içerisinde bırakan şu cevabı verdi: ''Evet, biz ön kapıdan alırız dostlarımızı her zaman, siz de gelirseniz kabulümüzsünüz ama arka kapıdan alır, ağırlarız.''
Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, Washington'daki görevine başladıktan hemen sonra bu hatırayı canlandırmak ve ABD tarihinin sorunlu bir döneminde Türkiye'nin siyahi Amerikalılara verdiği desteği en geniş şekilde kamuoyunun dikkatine getirmek amacıyla Jazz at Lincoln Center ve büyük amcası Türkiye'nin ABD'deki ilk büyükelçisi olan Muhtar Kent'in, CEO'su olduğu Coca-Cola ile işbirliğine giderek caz konserlerini yeniden hayata geçirdi.
(USASABAH ve Ajanslar)