Makineleşmeyle
birlikte el işçiliği gibi birçok meslek yok olmaya başladı. Müziğin vazgeçilmez enstrümanlarından saz yapımı da bunlardan birisi. Semah Müzik bağlama mirasının ender muhafızlarından. Üç kuşaktır el yapımı özel saz üreten başkentli atölyenin son temsilcisi Yunus Emre Tatlıbal, 50 yıldır saz yapmaya devam eden ata mesleğini sürdürüyor. Artık el işçiliği bağlamanın çok az yapıldığını belirten Tatlıbal, üç kuşaktır devam eden Semah Müzik'in bağlama kültürünün son temsilcilerinden olduğunu ve birçok ülkeye de bağlama gönderdiğini söyledi.
ÜNLÜLERİN ADRESİ OLDU
Semah Müzik'in ticarethaneden çok kültürel alt yapı merkezi olarak işlev gören bir atölye olduğunu belirten Tatlıbal, "Bu işi üç kuşaktır yapıyoruz. 1950 yılından bu yana el yapımı özel üretim sazlarla başkentte müzik kültürüne hizmet ediyoruz. Küçük küçük el yapımı sazlar derken şimdi atölyemizde birbirinden deneyimli sanatkârlarla saz imalatına devam ediyoruz. Hatta yurt dışında da birçok ülkeye el yapımı özel sazlarımızdan satıyoruz" dedi. Ankara'nın çoğu sanatçılarına hizmet verdiklerini dile getiren Tatlıbal, "Bizim atölyemiz Ankaralı Coşkun, Ali Direk, Haydar Direk gibi yeni nesil ve eski nesil Ankara'nın mahalli sanatçılarının uğrak yeri oldu. Yani Ankara'nın yerel müziğine ve Türkiye'nin halk müziğine hizmet eden bir mektep oldu. Düzgün ses çıkarabilen el yapımı saz üretmek bir sanattır" diye konuştu. Müzikle uğraşan vatandaşlara da bir hatırlatmada bulunan Tatlıbal, el yapımı sazların çok nadir atölyede yapıldığını, piyasa da satılan sazların Çin'den getirilip imalat damgaları kazınarak el yapımı diye satışa sunulduğunu belirtti. Güzel müziğin güzel yapılmış bir enstrümanla icra edilebildiğini vurgulayan Ankaralı Coşkun ise, "Bizler Ankara'nın Bağları patlamadan önce Cebeci ve Hamamönü'nde elimizde bağlamamızla düğün işlerinin gelmesini beklerdik. O dönemde bu atölye bizim durak yerimizdi. Ankara'nın Bağları'nı da bu atölyede benim için üretilen bağlama ile çaldım bu da başarımda etkili oldu" dedi.