Neredeyse 30 yıldır yaşadığım Ankara'nın özünde yatan o "Milli Mücadele" ruhunu görmek şimdi nasip oldu. Hayır da şer de Allah'tan! Başımıza gelenler böyle bir hayra vesile oldu. Biz her ne kadar gözümüzü 80 darbesinin mimarı Kenan Evren'le açmış olsak da rahatlık yıllarının kuşağıydık ne de olsa. Ne savaş ne darbe gördük. Askerin her 10 yılda bir yaptıklarından haberdar olsak da şahit olmak başka bir şey... Ankara meğer Kurtuluş Savaşı'nda gösterdiği o direniş gücünden zerre kaybetmemiş... Aksine çoluk, çocuk, genç, yaşlı daha imanlı, daha cesur olmuş... Genelkurmay önünde önceki gece, kendi iradesine sahip çıkan o imanlı başkentlilerle birlikte üzerimize sıkılan kurşunların arasında Allah-u Ekber nidalarıyla bir olduk, millet, ümmet olduk. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamasının ardından oraya toplanan her yaştan, meslekten gözü kara ve kararlı insanlar ne istediğini çok iyi biliyordu. Millet, 1923'ten 2023'e giden bu yolda başkentini, adı her ne olursa olsun, gücünü üstakıldan alan alçaklara, hainlere asla teslim etmeyecekti, etmedi hamdolsun. Göğsünü siper etti tanklara, F16'lara... Milletin parasıyla düşmana karşı savaşta kullanılmak için alınan o silahlardan sıkılan ihanet kurşunları, Milli Mücadele ruhunu uyandırdı. Başkent başkentliğini gösterdi. Namını tüm dünyaya duyurdu. Çok kan aktı ama vatan ve namus kalesinin mihmandarları, tüm gücüyle esarete "hayır" dedi. Tıpkı Sarıkamış'ta, Kut'ül Amare'de, Çanakkale'de, Sakarya'da, Dumlupınar'da şehit olan vatan evlatları gibi, başkentliler de şehitlik payesine erişti. Allah rahmetiyle muamele eylesin. Şimdi millet, namusuna kasteden alçaklara verilecek ibretlik cezayı bekliyor.