'Gazeteci olacaktım, kaymakam oldum' diyen Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, doğup, büyüdüğü Bolu'daki köyünden hiç kopmadığını söyledi. Yeniden başkanlık için 'Kader' yorumunu yapan Tiryaki, "Benim başkan olduğumda Altındağ hiç tercih edilmeyen bir yerdi. Buranın tamamı gecekondu, bir tane park yok, bir tane düzgün yol yoktu... Kimsenin çok ilgi alaka göstermediği bir yerdi. Ekonomik problemleri olan bir yerdi. Şuanda Altındağ siyasete ilgi duyanlar için bir cazibe merkezi..." dedi. Bolu'nun tipik bir Anadolu köyünde doğup, yine Anadolu'nun çeşitli coğrafyalarında kaymakamlık ve vali yardımcılığı yapan Veysel Tiryaki 'Biraz Kendin Biraz Kentin'in bu haftaki konuğu oldu. Hayalinin gazeteci olmak olduğunu belirten Tiryaki, gecekonduların başkenti olarak bilinen Altındağ'da 3 dönemdir belediye başkanlığı yapıyor. Veysel Tiryaki yaşamını ve gelecekteki planlarını tüm samimiyeti ile anlattı.
NEREDE BÜYÜDÜNÜZ?
Rüzgârın yaprakları sağa sola koşuşturduğu bir sonbahar günü, Köroğlu Dağları'nın eteklerine yaslanmış tipik bir Anadolu Köyü'nde doğdum. O köyün adı Yukarı Düver... İlkokulu orada okudum. Çocukluğum köyde geçti. Şehir hayatından tamamen uzakta bir yaşam... 1970'li yılların başı... İlkokuldan sonra köyden ayrıldım. Üniversiteyi bitirene kadar bütün yaz tatillerinde köye geldim. Köydeki bütün işleri üniversiteyi bitirene kadar kendim yaptım. Zaten burada (Altınköy'de) tırpan biçmemden insanlar anlıyordu. Ekin ektim, gübre çektim, tarla biçtim... Hepsini yaptım. Yaz tatilleri yaylalarda geçerdi...
AKILLI TELEFON KULLANMAM
Köye sık gider misiniz?
Her insan doğduğu yerleri çok sever. Bunun belki birçok nedeni vardır. Köyde doğdum, büyüdüm. Ailem hala orada. İrtibatımız hiç kesilmedi. Fırsatım olduğunda köyüme gidiyorum. Çok az sayıda hayvanlarım var. Mesela akıllı telefon kullanmam. Tek bir gerekçesi var: Beni meşgul ediyor. Ben şimdi köye gittiğimde muhakkak kitap okurum. Bu olduğunda nasıl okuyacağım. Televizyon da izlemiyorum.
GAZETECİ OLMAK İSTEDİM
Okul hayatınız nasıldı?
Tek sınıflı bir okulda okudum. Bizim için öğretmen ulaşılmaz bir şeydi... En büyük dezavantajımız köyde hiç kitap yoktu. Kitap okuma alışkanlığımız sıfırdı. Eğer kitaplı bir ortamda büyüseydik farklı bir yol çizerdik. Yatılı okullarda okudum ben... Liseyi Bolu'da okudum. Üniversiteye gazeteci olmak için gittim. İlk yıllar çok niyetliydim. O dönem İstanbul Siyasal mezunlarının kaymakam olma hakkı yoktu. Zaten bende gazeteci olmak için gitmiştim. Ben İletişim Fakültesi yazacaktım. Lisede Duvar Gazetesi çıkardım. Edebiyatım iyiydi. Sonra İletişim Fakültesi'ni tercih edecekken bir öğretmenim, 'gazeteci olmak istiyorsan siyasalı yaz' dedi. Bende yazdım. Okulu bitirince de kaymakam oldum.
Siyasete nasıl girdiniz? Bir müddet Maliye Bakanlığı'nda çalıştım. İnsan ne kadar plan yaparsa yapsın yüce yaratıcının yazdığını yaşıyorsunuz. Önemli olan güzel işler bırakabilmek. Siyaset tamamen Ankara'ya geldikten sonra şekillenen bir düşünce... Kaymakam olarak Aksaray Ağaçören'de, Adana Tufanbeyli, Batman Hasan Keyf'te kaldım. Artvin'de Vali Yardımcılığı yaptım. Sonra iki yıl kadar Osmaniye'de Vali Yardımcılığı yaptıktan sonra Ankara'ya bakanlığa geldim. Sonra 3 dönemdir de Ankara'da Altındağ gibi imar planları yapılmamış, alt yapısı yapılmamış bir yerde Belediye Başkanı oldum. Ankara'ya geldiğimde Altındağ Karapürçek'te oturmaya başladım ve hala aynı evimde otururum. Ankara'da başka bir yerde oturmayı da düşünmüyorum.
KENDİ ADIMA HESAP YAPMADIM
Bundan sonraki plan ne?
Allah vatana, millete, memlekete hayırlı etsin. Biz
inanan insanlar için Allah'ın bir kaderi vardır. Kader anlayışını
yanlış yorumlamamak lazım... Bu kader insanları tembelliğe itmez.
İnsanlar buraya bir imtihan için gelmiştir. Kendilerinden sonrada hoş
bir seda bırakabiliyorlarsa ne mutlu... Ölümlü bir dünya... Kaderin
önüne geçilmez. Yüce Yaratıcı insanoğlunun neler yaşayacağını
yazmış. Onları yaşarsınız. İnsanoğlu bugün küçücük
beyni ile hesap kitap yapıyor, ayak oyunları
yapıyor.
ALTINDAĞ ŞİMDİ CAZİBE MERKEZİ
O dönem Altındağ nasıldı?
Benim başkan olduğumda Altındağ hiç tercih
edilmeyen bir yerdi. Buranın tamamı gecekondu, bir
tane park yok, bir tane düzgün yol yoktu... Kimsenin çok ilgi
alaka göstermediği bir yerdi. Ekonomik problemleri olan
bir yerdi. Şuanda Altındağ siyasete ilgi duyanlar için
bir cazibe merkezi... Şuanda herkesin arzu
ettiği bir yer.