Türk Tarih Kurumu'nun katkıları ile Çorum Hitit Üniversitesi'nde düzenlenen "II. Uluslararası Türkistan'dan Anadolu'ya İrfan Geleneği: Abdal Ata Sempozyumu"na Mısır, Kazakistan, Arnavutluk, Azerbaycan, Fransa, İran, Tataristan Özerk Cumhuriyeti, Avusturya, Rusya olmak üzere 10 farklı ülkeden 77 bilim insanı katıldı. Sempozyumda 52'si sözlü, 12'si çevrimiçi, 2 video konferans olmak üzere 66 bildiri sunulacak. Sempozyumda tüm bilimsel oturumlar karekod uygulamasıyla yurt içi ve yurt dışından interaktif olarak takip edilebilecek.
Sempozyumun açılışı Çorum Meslek Yüksekokulu Ethem Erkoç Konferans Salonu'nda düzenlenen program ile yapıldı. Programa, Çorum Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Naim Çetinkaya, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Çorum Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, sempozyumun açılışında, İslam dünyasının her noktasında evliyalara, erenlere rastlandığını söyledi.
Evliyaların, erenlerin değerinin daha iyi ortaya çıkarılması ve gelecek nesillere aktarılması gerektiğini belirten Dağlı, "Bugünkü çalışma, önceki yıllarda Elvan Çelebi, Koyunbaba sempozyumları ve Hüseyin Gazi ile ilgili yapacağımız sempozyum önemli. Bu değerleri gelecek nesillere aktarmakla yükümlüyüz." dedi.
Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın ise bilinen ilk yazılı barış antlaşmasını imzalayan Hititlere ev sahipliği yapmasından dolayı Çorum'un barış ve kardeşliğin şehri olduğunu kaydetti. Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemiyeti Başkanı Ali Rıza Özdemir de yaptığı konuşmasında, bilgi kirliliğinin önüne geçerek Aleviliği doğru şekilde anlatmayı önemsediklerini kaydetti.
Özdemir, Bilimin namusuna sahip çıkan tüm akademisyenlerimizi, bu vesileyle çalışmalarımıza omuz vermeye çağırıyorum. Her zaman belirttiğim gibi pek çok alanda Alevi ve Bektaşi toplumuna hizmet götürmeyi görev edinmiş başkanlığımızın iki ana hedefi vardır. Bunlardan ilki her iş ve eylemde Alevi ve Bektaşi toplumunun rızalığını almaktır. Bu doğrultuda istişare etmekten bir an geri durmadığımızı gönül rahatlığıyla ifade edebilirim. İkinci ana hedefimiz ise milli birliğimizi güçlendirmektir. Başkanlık olarak bizi, biz yapan değerlerimize bağlı kalmak ve sahip çıkmak dışında; onu aktarmanın da peşindeyiz. Tüm işlerimizin temel motivasyon kaynağını işte bu iki ana hedef teşkil etmektedir. Alevi-Bektaşi toplumu için tarihi ve değerli bir süreçte bulunduğumuzun farkındalığında olarak çalışmalarımızı sürdürmekte olduğumuzu belirtmek istiyorum. İnşallah kararlılıkla yürüdüğümüz bu yolda daha çok iş üretecek ve daha fazla Can'ımıza ve cemevimizin kutlu eşiğine hizmette bulunacağız" diye konuştu.
Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Zekeriya Işık da "Türkistan, Horasan, Irak'tan Anadolu'ya, Balkanlar'a kadar uzanan irfan geleneğinin 13 ve 14. yüzyıllarda dini ve manevi olduğu kadar siyasi, askeri, sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmeler üzerinde de belirleyici bir etkiye sahip olduğunu söyledi. İrfan geleneğini temsil eden Türkmen ata, baba, şeyh ve dervişlerinin "Fütüvvet ve Melamilik" ile olan güçlü bağın oluşmasında rol oynadığını dile getiren Doç. Dr. Işık, "Onlar fethedilen gerçek manada bir Türk yerleşkesinin nihayetinde yurduna dönüşmesinde etkili oldular. Bugün onlar tekke, zaviye, türbeleri, mescit, cami, medrese, kütüphane, çeşmeleri, dini ve tasavvufi eserleri ve dahi mesajlarıyla gönüllerimizde ve zihinlerimizde yer tutmaktadır" ifadelerini kullandı.
Açılış konuşmalarının ardından, İslam İşbirliği Teşkilatı İslam Tarih, Sanat ve Kültür Merkezi Orta Asya Bölgesi Danışmanı Prof. Dr. Ashirbek Muminov, "Kazakistan Cumhuriyeti'nde Yesevi Kültürünün İncelenmesi" başlıklı sunum yaptı. Konferans sonunda Çorum Valisi Zülkif Dağlı, İslam İşbirliği Teşkilatı İslam, Tarih, Sanat ve Kültür Merkezi Orta Asya Bölge Danışmanı Prof. Dr. Ashirbek Müminov'a plaket verirken, Müminov ise Vali Dağlı'ya kaftan hediye etti.
Sempozyum, yarın yapılacak oturumlarla sona erecek.