Türk-Yunan
düğünlerinin, 'yabancı damat' ya da 'yabancı gelin'lerin çoğaldığı bir dönemde yerli çiftlerin, birbirlerinin ülkelerinde evlenmek istemesi de moda haline geldi.. İstanbul'un herhangi bir kilisesinde düzenlenecek bir törenle dünya evine girmek, genç Yunanlar için nasıl 'onur' haline geldiyse; Atina ve Selanik'te evlenmek isteyen genç Türk çiftlerin sayısı da artmaya başladı... Mesela, yaklaşık 30 kişiden oluşan bir arkadaş grubu, geçen hafta İstanbul'dan Atina'ya uçtu ve nikahlarını Atina-Pire Başkonsolosluğu'nda kıydıran arkadaşlarının yanında yer aldı... Evlenenlerin ikisi de Türk vatandaşıydı ve Türkiye'de yaşıyordu. Ama değişiklik olsun diye, nikahlarını bir hafta sonunda Atina'da kıydırmak istemişlerdi. Birçok meslektaşımızın da katıldığı düğün eğlencesi için masaların ayrıldığı eğlence yerini dolduran Türk misafirlerle sade Yunan müşterileri birçok 'ortak' sürpriz bekliyordu... Bir kere, çalgıcıların özellikle çaldığı rebetiko (Yunanistan'da hala sevilerek dinlenen bu müzik, 1922 halkların mübadelesiyle Anadolu'dan Yunanistan'a göç etmek zorunda kalan Rumların Anadolu'da ürettikleri bir müzik türü) müziği ve şarkılarının ortak yönleri vardı.
HEP BİR AĞIZDAN REBETİKO
Birbirini izleyen rebetiko şarkılarını hep bir ağızdan söyleyen Yunan müşteriler, aynı şarkıların Türkçe sözlerini söyleyen Türk misafirlere coşkuyla eşlik ediyordu... Şarkıların güfteleri ayrılıyor ama nağmeler, sesleri birleştiriyordu... Taverna sahibi Stratos, iş hayatında ilk kez gözlemlediği, ortak kültürü simgeleyen manzara karşısında keyfe gelerek her türlü içeceği ücretsiz ve sınırsız hale getirdi. Havaya kaldırılan kadehlerin ardı kesilmiyordu... Stratos bir ara kulağıma eğilip; "Yahu bu iki halk hakikaten birbirine çok benziyor.. Buraya İngilizler, Fransızlar gelse, bizim Yunanlar'la asla böyle iç içe olamaz; birlikte eğlenemezdi..." diyor ama bir yandan da "Hiç benzemediğimiz taraflar da yok değil. Dikkat ediyorum da, tavernada sigara içme yasağı olmadığı halde, sizin Türk misafirler sigara içmek için dışarı çıkıyor... Bu, Türk insanlarının bizim Yunanlar'a oranla ne denli disiplinli ve saygılı olduğunu gösteriyor" sözlerini ekliyor. Günde beş kez İstanbul-Atina-İstanbul seferi yapan uçaklarla Atina'ya ya da İstanbul'a evlenmeye gitmeyi tercih eden çiftlerin yanı sıra Selanik'te de evlenmeyi tercih edenler var... Türk ve Yunan davetlilerin katıldığı düğün eğlencelerinde, zeybek ve kasap havalarıyla dans ediliyor. Ortak nağmeleri ve şarkılarıyla anlaşarak birbirlerine ne denli benzediklerini her defasında başka bir fırsatla anlayan iki halkın; bundan ne denli büyük zevk aldıkları kolayca anlaşılıyor.